YENİ ÖĞRENDİM
Son zamanlarda iş dünyasından pek çok kişi ile
karşılaşıyorum.
Bunların kiminin tesadüf eseri olduğunu
biliyorum.
Ama bazılarının kasıtlı olduğunu düşünmeye
başladım artık.
Çünkü durup dururken “karşılaşma sayısı”
artıverdi.
“Aaaa” diyor örneğin bir işadamı telefonda
“Ne zamandır görüşemedim, falanca yerde oturup sohbet
ediyorduk, yakınsan sen de gelsene.”
Bu sohbetlerdeki
ana konu elbette siyaset.
Siyasetin geleceği.
Ve tabii elbette “seçimlerde ne olacak?”
merakı.
CHP Ankara ve İstanbul’u kazanır
mı?
Kim aday olur?
Bunlar konuşulurken laf lafı açıyor konu ekonomik
sıkıntılara geliyor.
Bir iki yıl öncesine kadar “selam vermeye” bile
korkan ve bu nedenle uzak duran işadamları şu
sıralarda “aman benim adımı söyleme” şartını
koyduktan sonra bülbül gibi şakımaya başlıyor.
Şu ana kadar, abartmıyorum, inanın konuştuğum bir
işadamı bile ekonominin iyi olduğunu
söylemedi.
Genel kanı ekonominin “feci” olduğu yönünde.
Hepsi “önümüzü göremiyoruz, bu daha ne kadar böyle devam
eder” endişesi içinde.
Anlattıkları “fecaat tablo” karşısında ne
diyeceğimi bilemiyorum, neredeyse gözyaşlarına
boğulacağım.
Bugünkü yazımda biraz bunlardan bahsetmek için dün
ekran başına geçtiğimde Türkiye İstatistik
Kurumu’ndan gelen son rakamların haberlere düştüğünü
gördüm.
Haber aynen şöyleydi;
Yeni bir ihracat rekoru kırıldı
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı
işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre;
ihracat 2018 yılı ekim ayında, 2017 yılının aynı ayına göre yüzde
13 artarak 15 milyar 719 milyon dolar, ithalat yüzde 23,8 azalarak
16 milyar 176 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ekim ayında dış ticaret açığı yüzde 93,8 azalarak 456
milyon dolara geriledi.
İhracatın ithalatı
karşılama oranı 2017 Ekim ayında yüzde 65,6 iken, 2018 Ekim ayında
yüzde 97,2’ye yükseldi.
Haydi buyurun bakalım.
Bu tablodan kriz mıriz çıkar mı?
Rakamsal olarak çıkmaz.
Açtım son günlerde bana şikayete gelen bir işadamına telefonu,
TÜİK rakamlarını okudum “Öyleyken böyle,
böyle böyleyken öyle olmuş” dedim.
İşadamı dinledi, bir sessizlik oldu sonra “Bak
kardeşim” dedi “Ben kendi işime bakarım. Ben
batıyorum. TÜİK midir nedir onu bilemem. Gerisi
hikayedir.”
Şimdi söyleyin bakalım kriz
miriz var mı?
Yoksa ikide bir gelip bana şikayet etmeyin, ben
çözemem sorununuzu.
CANIMI SIKAN ŞEYLER