BUNU YAZMAK GEREK
Türk Futbolu’nun dünya
çapında yıldızı olabilecek niteliklerde bir
futbolcuydu Arda Turan.
Bir varoş
semtinden, yoksul sayılabilecek
bir aileden çıkmıştı.
Futbol sanki kendisine bahşedilmiş
bir “özel güç” gibiydi.
Çok genç yaşında futbolu
bir “sihirbaz” yeteneği gibi oynuyor
milyonların gönlünde taht kuruyordu.
Çok geçmedi Arda iktidar zihniyetinin
ve yandaşlarını eline düştü.
Bu çocuktan çok yararlanılabilirdi.
Basamakları çok hızlı çıkmaya
başladı.
Henüz 20’li yaşlarda adeta ışık hızıyla “birkaç
sınıf” birden atladı.
Üç beş yıl önce simit alırken
bile “acaba harcamasam mı” diye
düşünürken milyonlarca doları bir
çırpıda çöpe atabilecek düzeye geldi.
Hiç de yabancı olmadığımız biçimde bu hızlı
yükseliş bu genç
insanın başını döndürdü.
Önce eğlence mekanlarında başlayan
küçük rezaletleri
skandallara dönüştü.
Bu rezaletler daha
sonra sahaya yansıdı.
Arda hakemlere saldıran, rakip
futbolcularla dalaşan, kendi
antrenörüne posta koyan bir futbolcuydu
artık.
Kibirden çatlar hale gelmiş, 70
yaşındaki bir gazeteciye bile herkesin
içinde yumruk atacak kadar kendinden
geçmişti.
Arda bütün bunları
arkasındaki iktidar gücüne dayanarak
yapabiliyordu.
Bu destek sayesinde kendisine hiçbir
şey olmuyordu.
İktidar desteği ile
yürümek kolay değildir. Hakkını vermek
gerekir.
Sadece siyasi lidere bağlılık
mesajları yetmez hale gelir bir süre sonra.
Nitekim öyle oldu, Arda bu uğurda din
istismarına da prim vermek zorunda kaldığını gördü
ve hacca gitti,
takkeli fotoğraflarını servis etti.
Arda hayatın hep böyle gideceğini sanıyordu
muhtemelen.
“Bana kimse bir şey
yapamaz” özgüveni şişkinlik yapıyordu
ama o farkına değildi.
Şimdi iktidardan kimse yok yanında.
En güvendiği adamlar ağır
cezalar vererek terk
ediyorlar Arda’yı.
Şimdi “FETÖ’cü olduğunu” söylemeye
başladılar.
Arda artık ağzıyla kuş tutsa kendini
kurtaramaz.
Çünkü hiçbir değer yargısı olmayan
bir zihniyetin tek
değerinin “din istismarı” olduğunu henüz
bilmiyor
Ama öğrenecek.
Arda her türlü rezaleti yapabilir.
Adı skandallara karışabilir, iktidar
zihniyeti hepsini sineye çeker ve bu
çocuğu kullanabildiği kadar kullanır.
Ama hacca gidip de sonra
barlarda içki içmesine asla tahammül
edemez.
Kendi kitlesine her
türlü rezaleti anlatabilir ama en
çok istismar ettiği din konusundaki bu
kadar açık bir ihlali anlatamaz.
Üzgünüm ama Arda artık
bitti.
Arkasında hiç kimse kalmayacak.
Muhtemelen bütün parasına pulunu da
kaybedecektir.
Hapse düşüp
ömrünün yarısını orada geçirmekten
kurtarırsa
kendini şanslı saymalıdır.
ÇOK GÜLDÜM