ANALİZ
Artık işin iyice çivisi çıktı.
Devlet yönetimi ve özellikle dış politika tel tel
dökülüyor.
Halkımızın bir bölümü iktidarın bugüne kadar görülmemiş biçimde
dünyanın egemen güçlerine karşı dik durduğunu,
Türkiye’nin bir süper güç haline geldiğini,
Erdoğan’ın bir dünya lideri olarak herkese
ayar verdiğini zannediyor.
Buna inanıyor.
Oysa bu iktidar sayesinde Türkiye, tarihinin en az itibarlı
dönemini yaşıyor.
Türkiye’yi ciddiye alan, Türkiye’ye inanan
ve güvenen neredeyse tek ülke bile kalmadı.
Elbette Türkiye’nin konumu, nüfusu, ekonomik kaynakları nedeniyle
Amerika’sı da, Avrupa’sı da, Rusya’sı da iyi geçinmek
için çaba gösterebilir ama bu itibarlı olduğumuz
anlamını taşımıyor.
Bu itibarsızlığı bizzat kendimiz yaratıyoruz.
İktidar durumu biliyor ama asıl amaç, ne pahasına olursa
olsun iktidarı korumak olunca hiçbir kural tanımıyor.
İşte son örnek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerikalı
işadamları ile yaptığı toplantıdaki konuşması.
Erdoğan diyor ki; “Türkiye ve ABD arasında ortak çıkarlara
dayalı, güçlü, kapsamlı ve stratejik bir müttefiklik ilişkisi
vardır. İlişkilerimizde zaman zaman görüş ayrılıklarına dayalı iniş
çıkışlar yaşasak da ortaklığımız pek çok zorluğun üstesinden
gelmiştir. Trump’ın özellikle Suriye bağlamında aldığı son
inisiyatif, Türk-Amerikan ilişkilerini baltalamaya çalışanların
planlarını boşa çıkarmıştır.”
Sonra da ekliyor;
“Yaşanan tüm sıkıntıları, sınamaları, direnç testlerini
başarı ile atlattık.”
Aman Allah’ım olacak şey mi
bu?
Ne sınaması, ne direnç testi?
Ne diyeceğimi
bilemiyorum.
Pes mi desem, başka bir şey mi desem?
Kimdir Türk-Amerikan ilişkilerini baltalamaya çalışanlar
acaba?
Ne planlıyor bunlar?
Planlar boşa çıktığına göre, bundan sonrası bahar havası mı
olacak?
Erdoğan bu inanılmaz konuşmayı yaptığı sırada,
henüz böyle bir konuşma yapılacağından haberi olmayan
yandaş-tetikçi medya ise Amerikan aleyhtarı
haberler hazırlığında.
Bir tanesi, Amerika Dışişleri Bakanı’nın attığı tweette kullandığı
haritada, Türkiye’nin bölünmüş olarak
gösterildiğini anlatıyor haberinde ve Amerika’nın
“bu bir hata” açıklamasına rağmen “Biz bu
numaraları yemeyiz, hata olsa tweet yayından kaldırılırdı, oysa
aynen yerinde duruyor” diyerek tepkisini dile
getiriyor.
Bir başka yandaş gazete ise, “Terör cephesi tehdit
etti” başlığı altında Amerika, Mısır, Fransa,
Almanya, Ürdün, Suudi Arabistan ve İngiltere’nin “Türkiye, bölgeyi
istikrarsızlaştıran bir ülkedir” açıklamasına imza
attığını belirtiyor.
Aynı anda Amerika hem “her şeye rağmen bütün engelleri
aşarak ve sınavlardan geçerek dostluğumuzu kanıtladığımız”
bir ülke olarak, hem de “Türkiye düşmanı terör
destekçisi” bir güç olarak tanımlanıyor.
Böyle davranan ve üstelik bunun iyi bir şey olduğunu
sanan ülkenin, dış dünyada ciddiye alınması,
itibar gösterilmesi, güvenilmesi mümkün müdür?
Değil tabii ve bunlar da olmuyor zaten.
YENİ ÖĞRENDİM