Pazar akşamı Meral Akşener'le bir tesadüf sonucu kısa
süreli sohbet yapma olanağı buldum. O kısa sohbette Akşener önemli
şeyler anlattı.
Ancak hemen yazmadım. Çünkü salı gün yani dün MHP Genel
Merkezi'nin, muhaliflerin topladığı kongrenin iptali için açtığı
davanın karar duruşması vardı.
Akşener'in anlattıkları bu mahkeme kararına göre yeniden
değerlendirilecek nitelikte olduğu için bugüne bekletmenin doğru
olacağını düşündüm.
Dün mahkeme tam da Meral Akşener'in tahmin ettiği gibi
sonuçlandı. 10 dakika süren duruşmadan sonra mahkeme MHP Genel
Merkezi'nin lehine kongreyi iptal etti.
Bu durumda başta Meral Akşener olmak üzere muhalif isimlerin
MHP'deki varlık nedenleri de bir anlamda ortadan kalktı. Partiyle
de ilişkileri kalmayan bu isimlerin yapılacak ilk MHP kongresine
dinleyici olarak girme şansları bile yok.
Gözlediğim kadarıyla bundan tam bir yıl önce ortaya atılan
“yeni bir parti” veya “yeni bir oluşum” fikri nihayet hayata
geçirilecek kıvama da ulaşmış oldu.
Peki, yeni duruma göre Meral Akşener bir parti kuracak
mı?
Kendisiyle yaptığım sohbeti aktarayım, birlikte bir sonuca
varalım.
Akşener sohbetimizde şunları anlattı;
“Son bir ay içinde çok yoğun görüşmeler yaptım. Ramazan ayı
ile birlikte hemen her gece düzenlenen iftarlara da katılarak
MHP'den ya da dışarıdan siyasetçilerle, siyasi hareketler içinde
olanlarla uzun sohbetlerim oldu. Tahmin ediyorum bu bir ay içinde
1200-1300 kişiyle direkt konuşmam oldu. Ben daha çok dinleyici
oldum, notlar aldım. Bu görüşmelerde konuşanların yüzde 90'ından
fazlası artık yeni bir oluşumun şart olduğu konusunda
birleştiler.”
Bu sözlerden benim anladığım şu; Meral Akşener bundan sonra
“mecburen” de olsa yeni bir oluşumun başına geçmek
durumundadır.