MERAK ETTİĞİM ŞEYLER
Artık iktidar ve
yandaşlarından duyduğumuz tek şey var.
“Gün birlik ve beraberlik günü, hepimiz bir olmalı
Türkiye’ye yapılan saldırıya karşı koymalıyız.”
Aynen katılıyorum.
Ama birkaç sorum olacak.
BİRİNCİSİ: Birlik ve beraberlik ne anlama geliyor.
Türkiye’yi dolar fiyatıyla terbiye etmek istiyorlarsa buna karşı ne
yapacağız?
İKİNCİSİ: Türkiye neden bir anda “birlik
ve beraberlik ruhu içinde olma” ihtiyacına kapıldı? Eğer
bu gerçekse durum kötü demektir. Peki bize bugüne
kadar anlatılan başarı öyküleri doğru değil
mi?
ÜÇÜNCÜSÜ: Eğer birlik ve beraberlik içinde
olacaksak başta Erdoğan olmak üzere neden söze hep
81 milyon’dan başlıyorlar ama içimizdeki
hainler diye bağırarak bitiriyorlar?
DÖRDÜNCÜSÜ: Sürekli birlik beraberlik çağrıları
yapılırken neden ne yapılacağından hiç söz edilmiyor? Türkiye’nin
atması gereken adımların ne olduğu neden hiç söylenmiyor da
insanlardan adeta “koşulsuz biat etmeleri”
isteniyor.
Önce bu sorulara çok basit
cevaplar verilmesi gerekiyor bana göre.
Bu halka bir illizyon gösterisi sunuluyor.
Bir taraftan olağanüsü başarılar anlatılıyor.
Yüksek büyüme hızı, IMF’ye bile borç veren ülke, Amerikan
ekonomisini sarsan bir kararlılıktan söz edilirken öte
tarafta tam bir aşağılık duygusu içindeki
“Bizi mahvetmek istiyorlar, ama bunu aşacağız, bir tür
Kurtuluş Savaşı veriyoruz” söylemi tam bir çelişki değil
mi?
Ben de şunu önermek istiyorum;
Madem ekonomik olarak çok zor günlerden
geçiyoruz…
Madem birlik ve beraberlik içinde olmamız
gerek…
Madem tek vücut olarak bu darbeyi
atlatacaksak.
O zaman;
Bir Milli Birlik Hükümeti kurulsun.
Bütün partiler bu hükümet içinde yer alsın.
Ortak bir hedef belirlensin ve hemen harekete
geçilsin.
İşte o zaman bütün dış güçler ne kadar
kararlı ve güçlü olduğumuzu görür
ve adım adım gerilemeye başlar.
Ne dersiniz.
Yoksa birlik ve beraberlikten anlaşılan Erdoğan’ın
kayıtsız destelenmesi mi anlaşılıyor?
İşin özü: Evet birlik olalım ama
Erdoğan’ın etrafında. Gelmeyen hainir.
Bu yol bir yere çıkmaz haberiniz olsun.
CANIMI SIKAN ŞEYLER