Meşhed'de 28 Aralık'ta başlayan protestoların 20'den fazla
insanın ölümüyle sonuçlanması gözleri İran'a çevirdi. Velayet-i
Fakih sistemi ile yönetilen ülkeye nihayet "bahar" mı
geliyordu?
Trump ve Netanyahu fakir kesimlerden gelen protestoculara destek
vermekte gecikmedi. Bu da Hamaney ve Ruhani'nin "düşmanların
beslediği protestolar" diyerek kontrolü ele almasına imkân
tanıdı.
Mayıs 2017'den itibaren İran karşıtı blok kurmaya çalışan ve milli güvenlik stratejisinde İran'ı, Kuzey Kore ile birlikte "haydut devlet" olarak ilan eden Trump'ın "heyecanını" anlamak mümkün. Gerçi müttefiklerine yaptığı yardımları bir bahane bularak kesen Trump'ın dolar harcayarak İran'a karşı ABD'nin meşhur "demokrasi promosyonu" politikasına geçtiğini de sanmayalım. Zira Trump'ın "ekonomik güvenliğe" dayalı stratejisi Ortadoğu'da kaostan menfaat devşirme hedefi güdüyor.