Dünyada üretilen toplam hasıla ve dış ticaret verilerine bakınca
Çin, Rusya, Hindistan, İran gibi ülkelerin önemli bir güce
ulaştığını geçen yazıda gördük. Çin dünya ihracatının yüzde
12.8’ini gerçekleştiriyor ve birinci sırada. Hatırlayın, çok değil
15 yıl önce Çin malları kalitesiz deniliyordu, doğruydu da. Önce
ucuz iş gücü ile üretti. Sonra kaliteyi ve teknolojiyi artırdı.
Bakın bugün ne oldu; Dünya Bankası 2017 verilerine göre ihraç
edilen sanayi ürünleri içinde yüksek teknolojiye dayalı ürün
oranında Çin yüzde 25 ile dünya birincisi. Yani Çin’in dünyaya
ihraç ettiği sanayi ürünlerinin yüzde 25’i yüksek teknolojiye
dayalı ürünler. İkinci yüzde 20 ile ABD. Almanya yüzde 16, Rusya
yüzde 11. Peki biz? 2003’te yüzde 2’ymiş. 2017’de hâlâ yüzde 2!
Petrol ve doğalgaz zengini ülkeler
Gelelim Amerika’nın jandarmalığına direnen bu ülkelerin doğal
kaynak varlığına. OPEC 2016 verilerine göre; İran, Rusya, Çin ve
Kazakistan’ın dünyada kanıtlanmış petrol rezervleri içinde payı
yüzde 18’in üzerinde. ABD ise yüzde 1.57’lik paya sahip. Tam bu
noktada yıllık petrol tüketimine de bakmakta fayda var. Dünya
petrol rezervinin yüzde 1.57’sine sahip olan ABD, dünya petrol
tüketiminin yüzde 21’ini gerçekleştiriyor. Çin ise yüzde 15’le
tüketimde ikinci sırada.
Dünyada kanıtlanmış doğalgaz rezervinde Rusya birinci sırada.
İkinci sıradaki İran’la beraber bu iki ülke dünyada toplam
kanıtlanmış doğalgaz rezervinin yüzde 44’üne sahip. ABD’nin payı
yüzde 4.6. Bu alanda Katar da yüzde 12 ile önemli bir aktör.
Tüketimde AB ülkeleri, başta Almanya, İtalya, Fransa olmak üzere
toplam yüzde 35’lik paya sahip. Görüldüğü kadarıyla dünyanın hâlâ
en önemli yeraltı zenginliği olan petrol ve doğalgazda Amerika
karşıtı ittifak hayli avantajlı. Emperyalizmin Ortadoğu’da sürekli
savaş çıkartmasının sebebini bu iki paragraf açıklıyor.
Finansal...