Bu da medeniyet oluşturucu din yorumunu işaret eder; bunun yolu ise geçmişe takılıp kalmaktan değil, Atatürk’ün ifadesiyle “aklın ve ilmin rehberliğinde” geleceği doğru okumaktan geçer. Ne diyor Akif: “Kur’an’dan alıp ilhamı, asrın idrakine söyletmeliyiz İslam’ı.” Peki, asrın bilimi, felsefesi, edebiyatı, sanatı, teknolojisi, üretim biçimleri bilinmeden bu mümkün müdür? Her metafizik düşünce, dönemin doğa anlayışı, hukuk anlayışı, etik ve ahlak anlayışı içinde yerini/çerçevesini oluşturur. Din, kurucu kavramlarını zamanın ruhuna uygun yeniden tanımlayamazsa bireyi ve toplumu kuşatamaz ve hayatın dışına itilir.