Kos Adası; mültecilere insan kaçakçıları tarafından çizilen yol
haritası içinde Avrupa'ya geçişin ilk durağı. Bodrum'a yaklaşık 45
dakika mesafede bulunan adaya sakin bir günde iyi bir yüzme
performansıyla bile ulaşılabileceği söyleniyor. Otuz bin nüfuslu
ada, kaçak yollarla Avrupa'ya ayak basan mültecilere karşı büyük
bir insanlık sınavı veriyor.
İnsan kaçakçılarının elinde, güvenliksiz ve kapasitesinin üzerinde
doldurulan şişme botlar birçok insanın adaya ulaşamadan boğulmasına
sebep oluyor. Yine de bu güzergah, kısalığı sebebiyle çok tercih
ediliyor. Aylan Kürdi'nin ulaşamadan boğulduğu bu yolculukta bugüne
kadar 108 çocuk daha boğuldu. Kıyıya vuran sahipsiz cesetler
kimsesizler mezarlığına defnediliyor. Sadece Ekim ayında insan
kaçakçılarının rehberliğinde 220 bin civarında mülteci, deniz
yoluyla farklı Yunan Adalarına geçmiş durumda. İnsan kaçakçılarına
ödenen kişi başı 600-1000 dolar dikkate alındığında ortadaki
pazarın büyüklüğü daha iyi anlaşılıyor. Mültecilerin Avrupa
yolculuğu insan kaçakçılarının yanı sıra, çocuk ve kadın tacirleri,
uluslararası suç şebekeleri için de elverişli bir av noktası haline
gelmiş durumda. Ölümü ve birçok şeyi göze alarak yapılan bir
yolculuğun ardından adaya ulaşmayı başaran mülteci, Avrupa
toprağına adım atmış oluyor. Buradan sonra önlerinde beliren yol;
uzun, çetrefilli, bilinemez olsa da dönebilecekleri hiçbir yer
yok.
Uzun bir bekleyiş, iltica talebinin kabul olup olmayacağına ilişkin
belirsizlik içinde ayakta kalmaya çalışırken birçok Avrupalı
gönüllü ve sivil toplum kuruluşu onlara yardım eli uzatıyor.
Afrika, Afganistan, Burma, Pakistan ve Iraklı mülteciler içinde en
şanslı olanları Suriyeliler. Maddi durumları iyi, eğitimliler ve de
meslekleri var.