Ayşe Böhürler Yeni Şafak Gazetesi

100 yıl önceden bugüne

24 Nisan; birçok olayın hem sonucu hem de başlangıcı olmuş. Tek başına ele alınıp yorum yapılamayacak kadar fazla bileşene sahip bu dönemi; emperyalistlerin kurgu ve tasarımlarından bağımsız, keyfi...

25 Nisan 2015 | 136 okunma

24 Nisan; birçok olayın hem sonucu hem de başlangıcı olmuş.
Tek başına ele alınıp yorum yapılamayacak kadar fazla bileşene sahip bu dönemi; emperyalistlerin kurgu ve tasarımlarından bağımsız, keyfi çizim ve haritalarla ulus devletleri tayin ettikleri bir arka fonu yok sayarak değerlendirmek mümkün değil.
24 Nisan'ı; 1914'te başlayan 1. Dünya Savaşını, İmparatorluğun Almanya'yla birlikte savaşa girmesini, tüm cephelerdeki ağır yenilgiyi, ordunun açlıktan, hastalıktan telef olmasını, Hükümet'in zayıflığını ve iç çatışmalarını, Ermeni komitacıların katliamlarını, Kafkasya'dan, Balkanlar'dan, Kırım'dan göçe zorlanan milyonlarca Müslümanın Anadolu topraklarına gelişini, yoksulluğu, salgın hastalıkları ve işgal koşullarını hesaba katmadan tek başına değerlendiremeyiz. Her şeyden önemlisi de emperyalistlerin kurgularını.
Elbette o günlere ilişkin tarihi tespitler ve kayıtlar yaşanan bütün acılar gibi Ermenilerin acılarına da tanıklık ediyor, şahitlik yapıyor. Ancak bunun “soykırım” olarak tanımlanmasını gerektirecek koşulların olmadığını de yine tarih bize apaçık gösteriyor. Bu meselenin çözümsüzlükten kurtulması için tarafların ve olaylara müdahil olan diğer halk ve devletlerin tutum ve eylemlerinin de açık yüreklilikle ortaya dökülmesi gerekmez mi?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü... 27 Nisan 2024 | 98 Okunma Mülâhaza etmek 20 Nisan 2024 | 233 Okunma Nükleer silahların gölgesinde 13 Nisan 2024 | 104 Okunma Düşünce tarzını değiştirmek 06 Nisan 2024 | 262 Okunma İsrail ordusunun yabancı askerleri 30 Mart 2024 | 377 Okunma