Farkında mısınız bilmiyorum ama başka ülkelerle yakınlaşmamızı hep
sanat üzerinden, entertainment üzerinden yapıyoruz. Yani sanatın
yaklaştırıcı gücünü kimse yadsıyamaz. Siyasal hiçbir şey de bunu
başaramaz!
ÇAĞAN IRMAK: HİNT GENÇLER BÜTÜN FİLMLERİMİ BİLİYORLARDI
Hürriyet
‘UNUTURSAM Fısılda’nın Mumbai Film Festivali’ndeki gösterimi
nasıl geçti?
Çok iyi. Beni en çok şaşırtan seyircinin bana ismimle hitap etmesi
oldu... Gencecik sinema-televizyon üniversitesi öğrencilerinin,
“Issız Adam”ı, “Babam ve Oğlum”u, “Dedemin İnsanları”nı seyretmiş
olması acayip duygulandırdı beni... “Babam ve Oğlum” burada bayağı
bir sükse yapmıştı zamanında. Remake yapmak istedi Hindistanlılar.
Yapımcım Şükrü Bey, “Sen ne istersen ona göre hareket ederiz. Ben
arkanda dururum!” demişti. Ben de “Abi vermeyelim!” dedim. Çünkü
“Babam ve Oğlum”un çok fazla seveni vardı. Sanki onlara ihanet
edecekmişim gibi geldi. Sanki filmin üstünden para kazanmakla beni
yargılayacaklar gibi. O zaman gençtim tabii. Yersiz bir
hassasiyetmiş. Bugünkü samimiyeti gördükten sonra keşke izin
verseymişim dedim açıkçası...
“Unutursam Fısılda”yı nasıl buldular?
Kendilerine çok yakın buldular. Çünkü her şeyden evvel bir müzikal
film. Ve evrensel bir hikâye aslında. Bir sanatçının yükselişi ve
düşüşü. O yüzden bildikleri, tanıdıkları bir dünya gördüler. Ben
onlar sormadan cevap verdim. “Evet, bazı Bollywood filmlerinin
esintileri de var. Danslarda, kostümlerde...” Çok sevdiler bu
yorumumu, çok alkışladılar...