Siz hiç herhangi bir AKP’linin ya da AKP medyasından bir namlı
yazarın “Başkanlıksistemi”ni tartıştığına tanık oldunuz
mu?
Ben olmadım.
Başkanlık sistemi üstüne AKP kanadından büyük Türk
düşünürü Recep
TayyipErdoğan’ın “Parlamenter sistem
artık işe yaramaz. Bize mutlaka başkanlık
sistemilazım” diye özetlenebilecek inciler duyduk ve bu AKP
tayfasına yetti de arttı bile.
Nitekim başkanlık sisteminin en ateşli taraftarı, bir başka büyük
Türk düşünürüBurhan Kuzu hazretleri de aynı
cümleyi evire çevire tekrarlıyor ve AKP tayfası da“Yav adam koskoca
profesör. Herhalde bir bildiği vardır” hesabıyla
başkanlık sisteminden yana saf tutuyorlar…
O yüzden de “başkanlık sistemini tartışalım” önerisi
onları öfkelendiriyor.
N’apalım. Öfkelenirlerse öfkelensinler. Bu onların derdi.
Biz işimize bakalım ve sahiden tartışalım…
***
Belli başlı iki buçuk sistem var.
Bir: Parlamenter sistem. Kimi ülkelerde kör
topal yürüyor (mesela bizde), kimilerinde tıkır tıkır işliyor
(mesela İskandinav ülkelerinde).
İki: Başkanlık sistemi. Amerika Birleşik
Devletleri’ndeki sistem.
İkibuçuk: Yarı başkanlık sistemi. Fransa’daki
sistem böyle anılıyor.
Haaa, bir de AKP’lilerin ne olduğunu anlamadıkları, o yüzden de
anlatamadıkları, ama bilgiç bilgiç üfürdükleri bir sistem daha
var: Türk usulü başkanlık sistemi…
Eğer başkanlık sistemini ciddi ciddi tartışacaksak, bu sonuncuyu,
yani Türk usulü başkanlık sistemi mavalını tartışma dışı
bırakalım…