Koalisyon güreşlerinin birincisi bitti. Bu peşrevdi. Anlaşılan
müzakere masasında AKP ile CHP tutuşacaklar.
MHP de “Öyle elense çekilmez... Aaa şuna bak kurt
kapanına alacağım derken göbeği güneş gördü... Yav bunlar
güreş bilmiyor. Ben olsam tek paça değil çift paça
dalardım...” diye vıdı vıdı edecek, bunun adı da muhalefet
olacak...
HDP ise içerden ve dışardan gelen çelmelere rağmen dik durup
ilkelerini ve ille de barışı savunmak için canını dişine
takacak.
Kırkpınar güreşlerinin bir ağası var diye, birisi de kendini
koalisyon güreşlerininağası sanıyor. Ne gibi
bir koalisyona evet diyeceğini, nasıl olursa karşısına dikileceğini
ilan etmekte. Bense karşısına dikildiğinde ne olacağını pek merak
ediyorum. Yakında göreceğiz biliyorum. Ama epeydir mosmor olmuş bir
surat görmedim, o yüzden sabırsızlanıyorum...
***
Başbakan Erdoğan’ın danışmanlığından
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözcülüğüne terfi
eden İbrahim Kalın, epey kalın
açıklamalar yaptı.
Beştepe Sultanı kendi söylerse dalga geçileceğini biliyor olsa
gerek ki, sözcüsüne söyletti. Aktarıyorum:
“...Tayyip Erdoğan düşmanlığı yapmak Türkiye ve bölgede
barışa katkı yapmaz...”
Cümle yanlış.
Kimsenin, yani aklı başında, demokrasi kültürü gelişmiş kimsenin
Erdoğan’a karşı düşmanlık yaptığı yok. Bu ilkellik olur. Ama galiba
sözcü Kalın “düşmanlık” derken Tayyip Erdoğan’a siyasal,
ideolojik ve kültürel olarak karşı olmayı, eleştiri oklarının ne
kadar sert olursa olsun esirgenmemesini anlıyor.