İkisi de haksız yere uzaklaştırıldıkları
işlerine dönmek istiyorlar, ikisi de bunun için en değerli
şeylerini, canlarını ortaya koymuşlar, ikisi de yaşamsal tehlike
sınırını geçmişler, ölüm orucunu bıraksalar bile tekrar normal
sağlıklı bir yaşama dönmeleri çok güç, belki de
olanaksız. Nuriye
Gülmen ile SemihÖzakça’nın
başka ortak noktaları da, biri üniversitede olmak üzere ikisinin de
öğretmen olmaları.
Dünkü Cumhuriyet’te, onlar gibi görevlerinden
uzaklaştırılmış öğretmenlerden Hüseyin
Doğan, Fırat Gül,
Fudel Mutlu’nun
öyküleri ve söyledikleri yer
alıyordu.
Laik Cumhuriyetin ve demokrasinin köküne kibrit
suyu dökmeye ahdetmiş, rejimin baş düşmanıdır artık
öğretmenler.
15 Temmuz’dan bu yana 29 bin 955 (rakam ile
yirmi dokuz bin dokuz yüz elli beş) öğretmen KHK’ler yoluyla
işlerinden atılmışlardır.
15 Temmuz’u izleyen KHK’lerle işten atmaların
gerekçesi, FETÖ ile mücadele. Yargısal denetime tabi olmayan bu
tasarrufların kurbanları, Fethullahçılarla mücadele etmiş olan eski
FETÖ mağdurları. Bunlardan biri olan öğretmen Fudel Mutlu bakın ne
diyor:
- Geçmişte FETÖ’yü övenler, göklere çıkaranlar,
şimdi okullarda yönetici oldular bizler ise FETÖ mağduru olduğumuz
halde sebepsiz yere işten atıldık.
***
Fudel Mutlu, binlerce öğretmen içinden bir
örnek. Artık FETÖ, hâlâ kamu hizmetinde kalabilmiş laik unsurları
temizlemek için bir bahane, bu arada gerçek FETÖ’cüler baş
tacı.
Artık öğretmen, laik demokrasiyi tasfiyeye
ahdetmiş olan rejimin baş düşmanı.
Fransa’da olduğu gibi, Türkiye’de laik
Cumhuriyetin kilisenin yerine okulu, papazın yerine öğretmeni
geçirerek kökleşmesinden korkanlar, daha Köy Enstitüleri öğretime
başlayınca uyanmışlar ve öğretmeni “komünistlik” ile
yaftalayarak baş düşman ilan etmişlerdi. Toprak ağalarının güya
demokrasiyi getirme misyonunu üstlenmiş gibi görünen partisi DP’nin
ağaları, köylülerden daha uyanık
çıkmışlardı.
Bugün de laik Cumhuriyetin karşıtlarının baş
hedeflerinin öğretmenler olması boşuna
değildir.
Laik Cumhuriyet
devrimi, Mustafa Kemal’in
askerleri ve Cumhuriyetin ordusu sayesinde yaygınlaşıp
kökleşmiştir. Bu, TSK şemsiyesi altında, Genelkurmay Başkanı’nın
komutasındaki kara ordusu değil, Mustafa Kemal’in gerçek askerleri
öğretmenlerden oluşan aydınlanma ordusudur.
***
Okulu, Cumhuriyet devrimi ile kazandığı konumundan etme, öğretmeni silme mücadelesi, bir zamanlar irfan ordusunun genelkurmayı konumunda olan, şu anda Türkiye’nin birlik ve bekasına en büyük tehdidi oluşturan MEB içinde sürdürülmektedir.