Yeni eğitim yılı uyarılarla başladı. Cumhurbaşkanı
Erdoğan, Kabataş Lisesi’nde yaptığı konuşmada
“evlatlarımızın çoğunluğunun bedenen sınıflarda zihnen başka yerde”
olmalarından yakındı. Milli Eğitim Bakanı Ziya
Selçuk, müdürleri derslere girmeye ve bütün öğretmenlerle
göz teması kurmaya çağırdı. Cumhurbaşkanı’nın sözleri beni çok
eskilere, “bedenen burada, zihnen başka yerde” deyimini ilk kez bir
Fransız öğretmenimden duyduğum öğrencilik yıllarıma götürdü.
Deyimi ilk duyduğumda etkilenmiştim. Çünkü zaman zaman ben de sık
bedenimle var olduğum sınıftan zihnen tüyüyor, uzak ufuklara yelken
açıyordum o sıralarda. Aradan altmış yıldan fazla zaman geçmiş
olmasına rağmen, Cumhurbaşkanı’nın, hocamın da yakındığı konuya,
bir kez daha değinmek ihtiyacını hissetmesi, insanı yaşamın
karşımıza çıkaracağı sorunlar karşısında donanımlı, güzellikler
karşısında duyarlı kılmayı amaçlayan eğitimde konsantrasyon
sorununun hâlâ birinci derecede önemini koruduğunun kanıtı.
*** Bu arada yetkililer öğrencileri
ve öğretmenleri uyarırken, bir noktayı gözden kaçırıyorlar.
Çocukların, gençlerin eğitimlerine odaklanmalarının ön
koşullarından biri de eğitim özgürlüğünün olması, gençlerin seçmek
istedikleri eğitimin önünün tıkanmaması, yarın bu ülkenin
yazgısında söz sahibi olacaklara belirli eğitim türlerinin
dayatılmamasıdır. Bakın biz bunları tartışırken, eğitim yılının
birinci haftası doluyor ve imam hatip dayatmasına karşı direnen
öğrenci ve veliler bulundukları yerin milli eğitim müdürlükleri
önünde eğitim özgürlüğü için hâlâ savaş veriyorlar.
Eğitim özgürlüğü savaşı günümüzde, imam hatip dayatmasına direnme
şeklinde somutlaşmış bulunuyor.
Bilindiği gibi, liselere yerleştirme sürecinde açık kalan
öğrencilerin yerleştir...