Yargıtay üyesi
Yargıç Fethi Alpergin’i,
hukuk fakültesi öğrencisiyken okulu bitirince avukat olmayı
düşündüğüm yıllarda tanımıştım. Bilgisiyle, yargıçlığının yanında
bilgeliğiyle, dürüstlüğüyle çevresinde hak edilmiş bir saygı
uyandırmıştı. Söylediklerini can kulağıyla dinlerdim.
Hiç unutmuyorum bir gün yargıcın önemini anlatırken şunları
söylemişti:
- Davanın yürütülmesinde birinci derecede önemi olan kişi
yargıçtır. Eğer yargıç işinin ehliyse, avukat gerekli usuli
muameleleri yerine getirsin yeter; gerisini yargıç götürür. Yok
yargıç ehil değilse, avukat ne kadar iyi olursa olsun, derdini bir
türlü anlatamaz.
Kimi yargıçların kalitesi yüzünden rahmetli Fethi Alpergin’i son
zamanlarda, sık sık anar oldum. TBB
Başkanı Metin Feyzioğlu’nun
belirttiğine göre, Türkiye’de şu anda 84 hukuk fakültesi var. Ama
hukuk eğitiminin kalitesi yerlerde sürünüyor. Buralardan devşirilen
ürünlerin hali de malum.
Çok yargıç tanıdım, bilgisine, çalışkanlığına zekâsına hayran
olduklarımın sayısı az değildir.
Bendeki yargıç saygısını, örneklerine hâlâ rastlanan bu müstesna
insanlar bu akil ve adil yargıçlar oluşturdular.
Ama son zamanlarda yaşadıklarım, okuduklarım ve tanık olduklarımdan
sonra bendeki bu yargıç saygısı yerini korkuya bıraktı.