Pazar günkü yazıma 300’ü aşkın yorum geldi. Pek çoğu yazıdaki acıyı paylaşanlardı. Bir kısmı ise “Ahmet Taşgetiren neden böyle savuruldu?” söylemini sürdürüyordu. “Erdoğan’ın yaptığı hiç mi iyi bir şey yoktu?”
“Erdoğan büyülenmesi”nin önemli bir toplum kesimini etkilediğini biliyorum. İyi şeyler yaptı da Erdoğan, yiğidi öldür hakkını yeme. Ama gel gör ki “Ben ekonomistim” ile başlayan ekonomi yönetimi de gelip batağa saplanmıştı. “Faiz sebep enflasyon sonuç” yaklaşımı, faizi de dünyada en tepe noktaya, enflasyonu da çılgınlık seviyesine çıkarmış durumda. Ekonomi yönetimini Mehmet Şimşek’e devretmek de o alanda Erdoğan çizgisinin tıkandığının göstergesi değil miydi?
Şunu söylüyorum, Ak Parti’de, “Bazı şeyler yanlış gidiyor” diyebilecek bir irade ortaya çıkabilseydi, belki ekonomide de bu kitlesel boğulma iklimi ortaya çıkmazdı.
Yazımın altına gelen itirazcı yorumlar da, keşke memleket çapında yanlışlara itiraz niteliğinde olabilseydi. Doğrulara sahip çıkılsın, biz de sahip çıktık pek çok konuda, ama ben demokratik denetimin de iktidardaki iradeyi doğrulara sevk etmek için...