Haber şu:
“TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, üst düzey kamu yöneticilerinin maaşlarına 30 bin TL’ye kadar seyyanen zam yapılmasını öngören teklifi kabul etti.”
Haber Türkiye’yi çalkaladı, çünkü, milyonların hayat şartları içinde boğulma hissine sürüklendiği bir zamanda iktidarın belli bir kesimi kolladığı kanaati oluştu.
Oysa işin gerçeği, hani o milyonların yaşadığı boğulma hissi var ya, işte ondan, devletin üst yönetici olarak istihdam ettiği insanlar da nasibini alıyor, teker teker devlet gemisinden ayrılıp, bütün nitelikleri ile özel alanlarda çalışmaya yöneliyordu.
Birikimleri vardı, eğitimleri, tecrübeleri vardı, devlet görevi açısından bulundukları yerler son derece hassastı, ama onlar için de “viran olası hanede evlâdü ıyal var”dı. Çocuk okutuyorlardı, kira veriyorlardı, pazara çıkıyorlardı, giyim kuşamlarına dikkat etmeleri gerekiyordu vs…
Ek destek listesine alınanların sıralaması için farklı şeyler söylemek mümkündü, ama diyelim imzaları milyarlara tekabül eden insanların gözünün tok olması da gerekmiyor muydu? Ya da her kararında içinde “cüzdan – vicdan kıyaslamasına sürüklenmemesi”...