Ahmet Tan Cumhuriyet Gazetesi

Uzun lafın kısası ve kıssası

Merhum meslek büyüğümüz Şinasi Nahit Berker’in sözü kulakta küpe olmalıdır:  “Bir memleket batarsa uzun laftan batar. Çok konuşanlarla uzun yazanlar bunu deneyip dururlar!”  Merhum...

16 Temmuz 2015 | 295 okunma

Merhum meslek büyüğümüz Şinasi Nahit Berker’in sözü kulakta küpe olmalıdır: 
“Bir memleket batarsa uzun laftan batar. Çok konuşanlarla uzun yazanlar bunu deneyip dururlar!” 
Merhum üstad, uzun laftan hep uzak durdu. 
10-15 sözcüğü aşmayan köşeciğinde, CHP organı Ulus’ta ve Barış’ta yazdı durdu. 
Keramet elbete yazmakta değil okutmakta. 
Denli densiz, renkli renksiz onca haber yazı arasından sıyrılıp kendini okutmakta! 
İşin sırrı ise lafı uzatmamakta 
Lafın ve yazının ölçüsü mü? 
Ölçü, bir genç kızın etek boyudur. 
Yani, saygı ve ciddiyetle bakılacak kadar uzun... 
Ama çekiciliğini kapatmayacak kadar kısa..

***

Hayat kısa, laflar uzun. 
Roma İmparatoru Sezar niçin hâlâ dillerdedir? 
Çok kan döktüğü için değil. 
Kısa ve öz laf ettiği için elbette. 
Onu ölümsüz kılan, muhteşem bir zaferi bile üç sözcüğe indirgemesidir: 
- Veni, vidi, vici. (Geldim, gördüm, yendim) 
Ve yine aynı Sezar, hayatın en zehirli deneyimi sayılan “ihanet”i bile tarihin en kısa sorusuna dönüştürdüğü için Angola’dan Zanzibar’a herkesin dilindedir: 
- Sen de mi Brütüs?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Gitanjali ve Ecevit 18 Mayıs 2025 | 81 Okunma Notre Dame’ın değil, TC’nin iki kamburu 11 Mayıs 2025 | 167 Okunma Nermin... Bir Cumhuriyet şarkısı 27 Nisan 2025 | 99 Okunma Baharlar tekin değil! 13 Nisan 2025 | 85 Okunma Ucuz üyelik yahnisi 06 Nisan 2025 | 89 Okunma