Selahattin Demirtaş, “Seni başkan
yaptırmayacağız!” diyerek milletin gönlünü kazandı, partisi
HDP de 80 vekilliği.
Belki, talihsizlik oldu. İkinci raundda 21’ini kaybetti.
Ama 59 vekili ile temsil edilmek çok büyük bir başarı.
(Hatırlayalım: Cumhuriyeti kuran CHP’nin 1995- 1999 arasında sadece
49 vekili vardı. 2002 yılına dek de Meclis’te hiç temsil
edilmiyordu. Baraj CHP’nin de belası idi!)
***
“Seni başkan yaptırmayacağız” sihirli bir
cümleydi.
Halkın yüzde 60’ının sempatisini topladı.
Ve sırf bu kararlılık HDP’yi bir “Türkiye
Partisi” yapabilecek güçte idi.
Ama HDP bundan vazgeçmiş görünüyor.
Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen eliyle yeni
bir sloganı devreye sokuluyor.
Seçimin hemen ertesinde, “Başkanlık sistemine karşı
değiliz!” demişti.
Demirtaş karşı çıkar gibi yaptı.
Ama önceki gün sözcü çok net biçimde yineledi:
“Karşı değiliz!”
Ne oldu da “Yaptırmayacağız!”dan “Karşı değiliz”e
gelindi?
Örtülü bir pazarlık mı?
Öyle gibi görünüyor.
Dürüst siyasette, beyanat her şeydir.
Çünkü seçmeni etkileyen sözlerdir.
Anadolu’da yıllardır inanılan kuraldır:
“Merkep yuları ile insan sözü ile bağlanır!”
Ülkenin en can yakan meselesi “Kürt
sorunu” ise...
Çözümün kirli bir savaşta ısrar dışında şimdilik ne yazık ki iki
tarafı var:
- RTE denetimindeki AKP...