Parlamenter sistemle başkanlık sistemi arasında ne fark var?
Herhâlde neredeki başkanlık sistemine göre ne fark var, diye sormak
lazım.
Peki bizde 950'ye kadar uygulanan sistemin adı neydi?
Parlamentoysa vardı, güvenoyu vardı, usulen yürütme yasamanın
denetimine tabiydi, yürütme yasamanın içinden çıkıyordu,
cumhurreisini parlamento seçiyordu.. Seçmişti. O hâlde parlamenter
sistemdi mi diyeceğiz. Evet parlamenter sistemdi ama o dönemin özel
şartları mı diyeceğiz.
"Harpten yeni çıkmıştık, bir imparatorluk yıkılmıştı, var olma
mücadelesi veriyorduk"la mı avunacağız.
Lafı nereden dolaştırıp getirirseniz getirin o dönem fiilen
başkanlığın çoook ötesindeydi. Yasama, yürütme, yargı tek
eldeydi.
Peki sonraki on yılda mazeretimiz neydi?
Aynı sistem devam etti.
Çok partili hayata geçtiğimiz 950 sonrasında ise alışkanlıklar
devam etti.
Cumhurbaşkanının ikinci plana düşmesi mevzuat değişikliğinden
olmadı.
Bizde kuvvetler ayrılığı ile kastedilen şey her ne ise hiç olmadı.
Bu seçim sistemi ile olması da mümkün değil. Geçmiş dönemde yargı,
ordunun himayesindeydi. Bu himaye bağımsızlık zannediliyordu.
Yasama yürütme arasında bir ayrılık yoktu. Yasamanın yürütme
üzerinde denetimi hiç olmadı. Olamazdı zaten.
Milletvekillerini parti merkezleri seçiyor. Tek parti iktidarı
olursa yarıdan bir fazlası tek kişinin denetimine girmiş oluyor.
Tek kişi hem yasamanın hem yürütmenin patronu oluyor. Denetim nasıl
olacak?
Anayasaya yazmakla olacak iş değil. Zaten yazılı. Bir tek yolu var,
dar bölge iki turlu sistem.. Kimsenin işine gelmez. Milletvekilleri
parti merkezine muhtaç olmaz.
Her seçim bölgesinden bilinen, tanınan, sözü geçen veya imkânı olan
adamlar gelir. İkinci turda örtülü koalisyonlar oluşur. O yolla
gelen insanlara kaldır elini, indir elini diyemezsiniz.
...
Başkanlık güzel bir sistem. Ama nasıl bir başkanlık? Anladığım
kadarıyla Amerika'dakine benzer bir sistem istemiyoruz. Bu elimizin
kolumuzun bağlanması demektir. Peki biz ne istiyoruz? Türk tipi
demek yetmiyor. Yazılı metne bakın, ne istediğimiz anlaşılır demek
de yetmez. Gönlümüzden geçen ne?