50'de çok partili hayata geçmişiz. Gülenler, oynayanlar,
çalanlar eğlenenler.. Yeni ufuklara yelken açtık diye sevinenler..
Hakikaten o tarihten sonra memleketin çehresi değişmiş..
Gele gele 960'a gelmişiz.. Darbe, askerî yönetim, koalisyon..
Sonra AP iktidarı.. Sene 965.. Nereye kadar gitmiş? 971'e kadar. Bu
arada önemli bir şey daha var. 969'ta "millî bakiye" sistemine
geçilmiş. İktidar olmak için yüzde 50'nin üzerinde oy lazım. Millet
yüzde 52 oyla AP'yi tekrar iktidar yapmış. Ama yüzde 52 oya rağmen
istikrar bozulmuş.. Muhtıralar, koalisyonlar, MC'ler, azınlık
hükümetleri, derken 12 Eylül...
Sonra büyük laf edenler bu duraklardan bir istatistik çıkarıp şöyle
derlerdi:
Aziz vatandaşlarım, bu memleket ne zaman ki istikrara kavuşmuş,
kalkınmış ilerlemiş, millî geliri artmış, yol yapmış köprü yapmış..
Ne zaman ki istikrarı bozulmuş..
Örnekleri de şöyle olurdu: 950-60
965-71
Sonraki yıllarda gelenler için: 983-991,
2002- ...
Peki bu iş nasıl oluyor? Hangi şartlarda istikrar sağlanıyor, sonra
ne oluyor da yine bozuluyor.
Hep seçmene dedikleri gibi ne zaman belimizi doğrultacak olsak
siperdeki düşman kalkıp eteğimizden mi çekiyor. Öyle ise neden
950'de, 65'te düşman tekrar siperine dönmüş.. 83'te geri çekilmiş,
2002'de kaybolmuş.. Sonra tekrar ortaya çıkmış?
Bu iş düşman işi mi?