Hoşlanmadım, açık söyleyeyim... “Protestoların en zararsızı” denilse de, içime sinmedi. Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik yumurtalı protesto rahatsız etti beni.
Benzeri bir saldırının kurbanı olmuştum.
Bugün çoğunluğu Fethullahçı saflarda savaşan liberal, yanı liberal ve kırma liberallerle birlikte, Taksim’de bir otelde, Maocu Kemalistlerin yumurtalı saldırısına uğramıştım.
Saldırı anında çekilmiş fotoğraflara bakıyorum...
HDP’nin “uçan tekme”si Garo Paylan da o gün oradaymış...
Erdoğan’ın “yasa dışı yollarla da olsa mutlaka indirilmesi gerektiğini” söyleyen sosyalist teorisyen Ömer Laçiner de oradaymış... Ve Adalet Ağaoğlu...
Bir parantez açmama izin verin: O gün Adalet Hanım’la tesis
ettiğimiz dostluk, kısa sürede bir “edebiyat sohbeti arkadaşlığı”na
dönüşmüştü. Neredeyse her gün telefonlaşıyorduk. Memleket
meselelerini konuşuyorduk. Ben her defasında, “Adalet hanım, siz
Türkçenin en önemli yazarlarından birisiniz. Romanlar yazın,
öyküler yazın” diyordum. Bir-iki kez yüz yüze görüştük. Bir defa
evine ziyarete gittim. Hep edebiyattan, romanlardan konuştuk... Bir
sohbetimizde, “Biliyor musunuz, sizinle dostluğumuz beni yeniden
edebiyata döndürdü. Roman yazıyorum. Sizin özendirici katkınız
büyük” demişti. O romanını tamamladı: “Dert Dinleme Uzmanı.”
Özendirici katkımdan dolayı teşekkür beklediğim Adalet Ağaoğlu bir
süre sonra telefonlarıma çıkmamaya başladı.
Gazetemizin röportaj teklifini reddetti. Sebep? Yollar ayrılmıştı.
Tabir-i amiyane ile öküz ölmüş ortaklık bozulmuştu. O, Fethullahçı
safları seçmiş, yarı ve kırma liberallerle aynı yolda yürüme kararı
almıştı... Bir “program” çerçevesinde ve Fethullahçılar gibi bir
misyonla yaklaşmamıştım oysa ona; “değeri” üzerinde bir dostluk
kurmuştum ve edebiyat dışında bir şey paylaşmamıştım. Dostluğumuza,
“ayıp” addedilebilecek bir tutumla nokta koysa da, kendisi
hakkındaki kanaatim değişmiş değildir: Dilimizin en önemli
yazarlarından biridir; kıymetli bir romancı, öykücü ve oyun
yazarıdır.
Fotoğraflara bakmaya devam ediyorum...
Cafer Solgun’u görüyorum... Fethullahçıların “Alevi kanaat önderi” rolüne soyunmuş Cafer Solgun... İlaveten Zeynep Tanbay, Mustafa Akyol, Emre Aköz, Fadime Özkan, Markar Esayan, Mehmet Uçum, Mustafa Paçal, Osman Can, Yücel Sayman...
Hayır, “Terörist bunlar” demedik.
Usulca salon dışına çıkarılmalarını istedik.