-TUĞRUL Türkeş'e saydırıyorum ya...
-İhsan Özkes'e bindiriyorum ya...
Bazılarından laf işitiyorum.
*
Diyorlar ki:
-İnsan değişemez mi?
-Sen değişmedin mi?
-Tuğrul Türkeş'e ya da İhsan Özkes'e laf saydırabilecek son kişi
sensin.
*
Doğrudur, insan değişir.
Doğrudur, ben değiştim.
*
Ama durun bir dakika!
Ne kadar değişirsem değişeyim, asla değişmeyen ilkelerim var
benim:
-Mesela ben eskiden de kılık kıyafet özgürlüğünün yılmaz bir
mücahidiydim, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de sivil siyasetten yanaydım, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de dindarların aşağılanmasına şiddetle karşı
çıkardım, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de dini değerlere laf söyletmezdim, şimdi
de.
-Mesela ben eskiden de adalet istiyordum, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de ötekileştirenlerden, cepheleştirenlerden
tiksinirdim, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de zorbalığa, dikta heveslerine, susturma
çabalarına karşı mücadele veriyordum, şimdi de.
-Mesela ben eskiden de hukukun guguk haline getirilmesine itiraz
ederdim, şimdi de.
*
Peki benim için değişen ne?
Şu:
-İnsana, hayata, tarihe, Türkiye'ye, İslamcılık anlayışına bakışım
değişti.
-Eski sloganlarla arama mesafe koydum.
-Eski mahalle anlayışından kendimi kurtardım.
-Daha bağımsız bir saçak altına attım kendimi.
-Bir partinin güdümünde olmaktan kaçtım.
Ve bütün bunları bir gecede yapmadım.
Süreç içinde, hesaplaşarak, tartışarak yaptım.
*
Kısacası...
Benim değişimimin Tuğrul Türkeş ya da İhsan Özkes'in değişimiyle
uzaktan yakından bir alakası yok.
-Ben bir gecede politik çıkar sağlamak maksadıyla söylediklerimin
tam tersini söyleyen bir fırıldak değilim.
-Ben bugün "Tayyip Erdoğan çok kötü bir insan" derken, ertesi gün
"Tayyip Erdoğan çok süper biri" diyen bir omurgasız değilim.
-Ben bugün AK Parti'ye ağız dolusu söverken, hiçbir gerekçe sunmaya
bile gerek duymaksızın, ertesi gün "Yaşasın AK Partimiz"
diyebilecek denli küçülmedim.
*
İnsan tabii ki değişir.
40 sene aynı şeyi söyleyen, aynı şeyi yazan, aynı şeyi düşünen bir
insan, durduğu yerde duran, zerre gelişmeyen bir insandır.
Fikri tekâmül, düşünsel değişim herkese anasının ak sütü kadar
helaldir.
*
Fakat çok rica ederim...
İhsan Özkes'in ya da Tuğrul Türkeş'in sırf siyasal çıkar uğruna dün
"a" dediğine, ertesi gün "b" demesinin bununla ne alakası var?