-BIRAKIN artık şu ölüm, öldürmek, silah, kurşun, kefen sözlerini...
-Bırakın artık "Ölüm gelirse başımıza ve aleykümselam Azrail
deriz" türü ifadeleri...
-Bırakın artık "Beni öldürmeden onu öldüremezsiniz" türü gereksiz,
sınanmamış ve asla sınanmaya fırsat bulunamayacak efelenmeleri.
-Bırakın artık her an General Necdet Özel'in bir darbesine maruz
kalacakmış gibi yapmayı...
-Bırakın artık herkesin sizin canınıza kıymak için can attığı
paranoyasını...
-Bırakın artık size azıcık muhalefet eden herkesi "Bunlar bize
darbe yapacak, bunlar bizim potansiyel katilimiz" diye
yaftalamayı.
*
-Bizim 65 yıl önce yaşadıklarımızı bugün yaşayan Mısır gibi bir
ülkenin, 2015 yılının Türkiye'sine örnek olabileceği saçmalığını
bırakın.
-Mursi'nin mağduriyetinden kendinize, Mursi'den bile daha çok
mağduriyet çıkarmayı bırakın.
-Saraylarınız, koruma ordularınız, askerleriniz, polisleriniz,
"gık" diyenin yakasına yapışan yargınız varken kefen edebiyatı
yapmayı bırakın.
-Emrinizdeki gazetelerinizle, emrinizdeki kalemşorlarınızla,
emrinizdeki ekranlarınızla düşman bellediklerinize kök söktürürken
"mağduruz da mağduruz" demeyi bırakın.
-Tek derdi "doğru dürüst gazetecilik yapmak" olan insanları hedef
göstermeyi ve hedef almayı bırakın.
-Vadesi dolunca öte dünyaya gidecek olan sadece sizlermiş gibi
konuşmayı bırakın...