- SEN bize "Artık analar ağlamayacak" demedin mi ey hükümet?
- Sen bize "Benim dâhiyane bir planım var, bu işi çözeceğim, neye
mal olursa olsun çözeceğim" demedin mi ey hükümet?
- Sen bize "Vurup kırarak, öldürerek çözülmüyor. Yeni bir yola
girmek lazım" demedin mi ey hükümet?
- Sen bize "30 yıl aynı yöntemler denendi olmadı, ben şimdi yeni
bir yöntem deneyeceğim" demedin mi ey hükümet?
- Sen bize Abdullah Öcalan'ın çok yapıcı, Kandil'in de onun emrine
amade olduğunu söylemedin mi ey hükümet?
- Sen "megri megri" diyerek hepimize "Çok şükür bitiyor"
dedirtmedin mi ey hükümet?
- Sen bize HDP'nin meşru bir parti olduğunu, Türkiyelileşmesine
destek verilmesi gerektiğini söylemedin mi ey hükümet?
*
Şimdi çıkmış, hiç bunları söylememiş ve hiç bunları yapmamış
gibi...
- Yapı bitti, inşaat paydos diyorsun.
- "Yönetemedim, yürütemedim, beceremedim" diyeceğine... Ondan
şikâyet ediyorsun, bundan şikâyet ediyorsun.
- Orduya kumpas kuruluyor, suçu başkasına atıyorsun. Devlet içinde
paralel yapı oluşuyor, kandırdılar beni diyorsun. Ortadoğu'da
öngördüğün hiçbir şey çıkmıyor, Esad mesad diyorsun. Şimdi "çözüm
süreci"ni eline yüzüne bulaştırdın, kalkmış bize teröristleri
şikâyet ediyorsun.
- Sen çocuk musun ey hükümet?
- Sürekli aldatılan, sürekli
kumpasa gelen, sürekli öngörüleri çıkmayan, sürekli süreçleri
yönetemeyen kocaman bir çocuk musun?