Hakem hataları tam gaz sürüyor..
Şimdi bir de profesyonel olan hakemler ile profesyonel olmayan
hakemler arasındaki ücret farkı sorun yarattı. Profesyonel olmayan
hakemler az ücret aldıklarını iddia ediyor.. Ne olacak bu işin
sonu?
Eğer bir topluluğa hak etmeyen bir başkan atarsanız ki, burada
Kuddusi Müftüoğlu ve arkadaşlarını kast ediyorum, aynı toplulukta
görev yapan insanların bir kısmına çok büyük paralar verip aynı işi
yapan diğerlerine ufak paralarla iş yaptırırsanız o topluluk
kokuşur, dejenere olur. 8-10 hakemimiz korkunç paralar
alıyorlar. Aldıkları paralarda asla gözümüz yok, hak ediyorlar
ama aynı görevi yapan bir başka hakem çok düşük paralar
alıyor. Bu kabul edilemez.
Profesyonel hakemlik yanlış bir uygulamadır. Doğrusu
hakemlikte profesyonellik olmalıdır.
Profesyonel hakem diyorsunuz adamları haftanın 3 günü ailelerinden
uzak Riva'ya hapsediyorsunuz. Buna ilave olarak iki gün de
maçlara yolluyorsunuz. Toplamda bir profesyonel hakem haftanın en
az 3-4 günü evinden uzak, ailesinden uzak yaşamak zorunda
kalıyor.
Bu da beraberinde psikolojik sıkıntılar, sonrasında da sahada
ortaya konan kötü hakemlik olarak tezahür ediyor.
Kulüplere sert yaptırım lazım
Bütün kulüplerin mali durumları bozuk.. Federasyon Başkanı
Yıldırım Demirören "Cezalar kapıda" dedi. Süper Lig kulüplerinin
3.5 milyar lirayı bulan borçlarının üç devlet bankası tarafından
üstlenilmesi ve 10 yıl gibi orta vadede düşük faizlerle yeniden
yapılandırılmasını öngören bir proje de gündemde... Bu bir çözüm
olur mu?
Bu devletin Türk futbolunu kurtarma operasyonudur. Bu karar
tartışılabilir. Kimileri diyebilir ki "Devlet bankaları niye böyle
bir işe giriyor? Devletin imkanları bazı sorumsuz ya da kötü
niyetli idarecilerin yıllar içinde yaptıkları hataları temizlemek
için kullanılıyor." Ya da bazıları diyebilir ki "Futbol çok önemli
bir sosyal olaydır. Kulüpler batıyor. Devletin el atması çok
normaldir." Bu iki görüşe de saygı duyarız. Yalnız öncelikle
Kulüpler Yasası çıkmalıdır. Devlet tüm kulüplerin harcamalarını,
harcama sınırlarını, kayıt dışılığı mutlaka kontrol altına
almalıdır. Tıpkı çok uzun yıllar önce laçka olan bankacılık
sistemimizin kanuni sert düzenlemelerle çok sağlıklı hale geldiği
gibi devlet kulüpleri aynı sertlikle denetlemeli ve yaptırımları
çok ağır olmalıdır.