Fenerbahçe kendisinden birkaç gömlek aşağıda olan bir takımı
yendi ve yüzde 99'un üzerinde turu garantiledi. Gol son dakikalarda
geldi ama aslında Fenerbahçe daha ilk yarıda birkaç farkı
yakalamalıydı. Oyun beklendiği gibi geçti. Kontrol sürekli
Fenerbahçe'deydi. Rakip kontradan çabuk Güney Amerikalı
oyuncularıyla golü bulmaya çalıştı. İlk yarı Fernandao'nun,
Nani'nin ya da Sow'un kaçırdığı mutlak pozisyonlardan biri gol olsa
rakip çok rahat çözülebilirdi. Gol gelmeyince kendisinden güçsüz
olsa da rakibin direnci artıyor.
Şener; başarılı bir transfer... Defansif yönü iyi. Ortaları da çok
etkili ama Fernandao ve Sow zaman zaman doğru yöne koşu yapsalar da
golü yapamadılar. Fenerbahçe'nin en büyük umutlarından biri
Nani'ydi. Ama bir türlü istenen düzeyde değil. Fenerbahçe'nin en
önemli sıkıntısı yaratıcı oyuncu sayısının az oluşu... Sakın yanlış
anlaşılmasın iş bitiren oyuncu demiyorum, pozisyon üreten, aralara
oynayabilen, giden maçı çevirebilen tipte oyuncu fazla değil.
Bunların başında da Diego geliyor. Top Fenerbahçe'deyken çok
etkili. Hücumu düşünüyor, sürekli arkadaşlarını arıyor. Ama top
rakibe geçtiğinde Avrupa standartlarının altında. İlk yarı
kaçan gollerden hemen sonra Atromitos'un çok ama çok net bir
pozisyonu var. Defans dönmekte geç kalınca o çabuk Güney
Amerikalı oyuncu bir anda Volkan'la karşı karşıya kaldı ama Volkan,
kendisine yakışanı yaptı ve mutlak bir golü
engelledi.