Erdoğan, genel başkan seçildiği 21 Mayıs tarihinden bu yana partiyi silkeliyor. Önce, “metal yorgunluğu” dedi, sonra “mesleki deformasyon” diye girdi. Ardından AK Parti’de büyük değişim için düğmeye bastı. AK Parti vitrini ve kabine yenilendi ama edindiğim izlenim parti yönetimi ve Bakanlar Kurulu’ndaki köklü değişimin, büyük kongreden sonra olacağı yönünde.
Erdoğan şimdi teşkilatlardaki değişime odaklanmış durumda. Tam saha pres yapıyor. Bir parti yetkilisi, “Şubata kadar teşkilatlar, şubattan sonra ise yerel yönetimlerle uğraşacağız” dedi. Teşkilatlardaki yenilenme, sahada çalışacak olan kadrolara hem dinamizm hem yeni bir şevk ve enerji kazandırmak için. Yeni kadroların önünü açmak, Erdoğan’ın deyimiyle, “Yeni Ömer”leri bulmak için.
Vatandaşa asıl dokunan yer yerel yönetimler olduğu için oradaki değişim çok daha önemli olacak. Belediye başkanlıkları, belediye meclis üyelikleri ve mahalle muhtarlıklarına kadar inilecek.
Yerel yönetimlerdeki değişiklik için kriterler belirlenmiş durumda.
1- Şehrine ve partiye yük olan değil yük alan.
2- Temsil kabiliyeti olan. Davaya bağlılığı itibarıyla ‘Yeni Ömer’ler olarak gösterilebilecek, AK Parti’nin temsil ettiği değerleri yaşayan ve yaşatan.