Abdulkadir Selvi Hürriyet Gazetesi

Darbe tartışmasında nereye geldik

Bu tartışmanın yararlı tarafı yeni bilgilerin ortaya çıkması. Dönemin Genelkurmay başkanları konuşmaya başladı. Nagehan Alçı ile farklı açılardan bakmamıza rağmen aynı cephedeyiz....

19 Haziran 2017 | 12.979 okunma

Bu tartışmanın yararlı tarafı yeni bilgilerin ortaya çıkması. Dönemin Genelkurmay başkanları konuşmaya başladı. Nagehan Alçı ile farklı açılardan bakmamıza rağmen aynı cephedeyiz. Darbeye karşı demokrasinin yanındayız. Ayrıca Nagehan Alçı’ya karşı eşi Rasim Ozan Kütahyalı’nın desteğini almış durumdayım. Bir de dünya güzel kızları Betül Yasemin ile Ayşe Ela’yı da yanıma çektim mi, içeriden kuşatmış olacağım.

MİT’in TSK’da istihbarat yapması konusu 15 Temmuz’la  yeniden gündeme geldi. Yoksa  27 Mayıs’tan bu yana tartışılan bir konu. “MİT, 15 Temmuz darbe girişimini neden haber alamadı” sorusuna  cevap ararken,  ‘MY 114-C yönergesi’ne ulaştım. Bu yönergeye göre MİT’in TSK içinde istihbarat yapma yetkisinin olmadığını anlattım.  Bu talimata ilişkin verdiğim bilgi doğru ama  eksik.  TSK-İstihbarat ilişkisini düzenleyen 30 Mart 1990, 28 Kasım 2001 ve 28 Kasım 2011 olmak üzere üç yönerge var. Bunların ilk ikisi, sakıncalı personelin kıta içinde birlik komutanlarınca, kıta dışında ise MİT ve garnizon komutanlıklarınca izlenmesini öngörüyor. Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel imzalı üçüncü yönergede ise, terör örgütleri boyutu eklenmiş. Peki şimdiye kadar birlik komutanları, TSK içindeki darbe faaliyetlerini izleyip bildirmişler mi? Tek bir örneği yok. O nedenle tartışmayı doğru bir zeminde yürütmek ve bir odak sapmasına izin vermemek gerekiyor. Ayrıca Nagehan Alçı dahil kimse,  “Bu yönerge MİT’e TSK içinde istihbarat yapma yetkisi veriyor” demedi. Sadece, “Zaten MİT’in TSK içinde istihbarat yapma yetkisi hiç olmadı ki” denildi. Böylece TSK içinde istihbarat yapan bir mekanizma olmadığı ortaya çıkmış oldu. Benim anlatmak istediğim de buydu. Bir tuğlayı çektim duvar yıkıldı, çıplak gerçek ortaya çıktı.

MİT, DARBELERİ HABER VERMEDİ

Geçmişi darbeler tarihi olan ülkemizde “MİT, darbeleri hükümetlere neden haber vermiyor” sorusu hep önemli bir tartışma konusu oldu.  MİT Müsteşarı Fuat Doğu, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a giderek 1 gün önceden darbe yapılacağının bilgisini vermiş, ama Başbakan Demirel’e haber vermemişti. “Neden haber vermedin?” diye sorulduğunda ise, “Ben şahsen Demirel’e bunu söylemedim” diyecekti.  Çünkü başında korgeneral rütbesinde bir asker olan MİT, darbelerin bir parçasıydı. 12 Eylül’ün, “Bayrak Harekât Planı” ise MİT’e ait uçakla askeri birliklere ulaştırılmıştı.

Bugün darbecilerin yanında değil, karşısında olan bir MİT’in olması gerçeği değiştirmiyor.  Darbe mağduru bir ülke olarak TSK içindeki darbe faaliyetlerini izleyebilecek bir mekanizma kurmamışız. 

İSTİHBARATA YENİ DÜZENLEME

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Mafyaya operasyon mu mafyanın siyasete kurduğu kumpas mı 17 Mayıs 2024 | 4.731 Okunma Erdoğan: En ince detayına kadar takip ediyorum 16 Mayıs 2024 | 5.643 Okunma Kavala davasında yeni gelişme 15 Mayıs 2024 | 2.158 Okunma Özgür Özel’in CHP’deki mücadelesi 14 Mayıs 2024 | 1.101 Okunma Yeni dönemin üç lideri ve iki güçlü siyasetçi 13 Mayıs 2024 | 3.226 Okunma