Abbas Güçlü Milliyet Gazetesi

Bu kafayla üretim artmaz!

Özal’ın bu ülkeye kazan- dırdıkları elbette unutulmaz. Peki ya kaybettirdikleri? Örneğin, tarım ve hayvancılık? Eğer bugün köylü, köylülüğünü unuttuysa, samanı...

21 Nisan 2017 | 262 okunma

Özal’ın bu ülkeye kazan- dırdıkları elbette unutulmaz.
Peki ya kaybettirdikleri?
Örneğin, tarım ve hayvancılık?
Eğer bugün köylü, köylülüğünü unuttuysa, samanı, mısırı, kuru fasulyeyi, acı biberi dışarıdan ithal ediyorsak, bu, biraz da onun yüzündendir.


Bir yandan ille de üretim diyoruz, öte yandan dış borç yüz milyarlarca dolarla ifade edilirken, hâlâ dışarıya göz kırpıyoruz...
Yüksek teknoloji gerektiren ürünler üretmemiz belki uzun vadede mümkün ama şu an için hayal!
Üretebileceğimiz ve bunu olabildiğince artırabileceğimiz belki de tek sektör var, o da tarım ve hayvancılık!
Ama siz kalkıp, üretebileceğimiz en temel ürünleri bile yurtdışından ithal ederseniz, köylüye köylülüğünü, üreticiye üreticiliğini, tüketiciye de yerel tatları unutturursunuz.
Eskiler hatırlar, her şey, çikita muzla başlamıştı.
Tek derdimiz oymuş gibi, aylarca, yıllarca onu tartışmıştık.
Ve o gün bugündür ne bulsak ithal ediyoruz.
Hem de şaşkınca!
İthal kalemleri bir açıklansa, şok olursunuz!
Domates, biber, silgi bile var!..
Yakında aç kalmayalım!
Anlı şanlı ekonomi profesörlerine bakıyorum, ya konuya hiç girmiyorlar ya da haberleri ağızlarında geveliyorlar.
Metih düzmeye geldiğinde yağcılıkta sınır tanımıyorlar ama eleştiri söz konusu olduğunda, en düşük tonda durumun vahametini ortaya koymaya çalışıyorlar.
Oysa konu çok önemli.
Dünyanın kendi kendine yeten sayılı ülkelerinden biriyken, şimdi dünyaya avuç açıyoruz ve eğer bu kafayla gidersek, önümüzdeki yıllarda sorunun boyutları daha da büyüyecek.
Resmen aç kalacağız!!!
Konu medyanın da umurunda değil, muhalefetin de!
İktidarın umurunda olsa, zaten bu noktaya gelinmezdi.
Üniversiteler, tarafsız gözlemci olarak, doğru bir yol haritası çizebilirler ama onlar da var mı, yok mu, belli değil.
TOBB her şeyle ilgilenen ama hiçbir şeyle ilgilenmeyen bir kurum olarak tarım ve hayvancılığa kafa yormayabilir. Ancak, ilgili odalar, çok daha fazlasını yapmalı!
Tamam, zaman zaman seslerini yükseltiyor ve olup bitenlere dikkat çekiyorlar ama gelinen nokta ortada!. Keşke bu konulara çok daha fazla odaklansalar!..
Pahalıysa ucuzlatın!
İthalattaki koruma duvarları kaldırılarak, kuru fasulye, biber ucuzlatılacakmış.
Oh ne güzel.
O zaman, hemen her alandaki üretimi sonlandırıp, çok daha ucuzunu bulup getirelim.
Çiftçi kazanacağına, ithalatçı kazansın.
Fiyatlar pahalı ise gerekçeleri araştırılsın.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Atama, obezite ve boşvermişlik 26 Nisan 2024 | 198 Okunma Müthiş bir dernek ve 5. Sanayi Devrimi (2) 24 Nisan 2024 | 205 Okunma 4. Sanayi Devrimi, bir dernek ve bir kıvılcım (1) 21 Nisan 2024 | 78 Okunma Köy Enstitüleri ve öğretmen atamaları 19 Nisan 2024 | 263 Okunma Değişim şart ama nasıl bir değişim? 17 Nisan 2024 | 214 Okunma