CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçim çalışması için
gittiği Denizli'de Cumhur İttifakı'nın karşısındaki ittifakın
'zillet ittifakı' olduğunu söyleyerek, "Ankara'da çok enteresan
'zillet ittifakı' adaylarının resimleri var ama resimlerin altında
CHP'nin logosu yok, HDP'nin logosu da yok. Aynı şeyi diğer illerde
de yapıyorlar. Neden biliyor musun? Aday bilinsin ama kimin adayı
olduğu bilinmesin diye yapıyorlar. Çünkü benim milletim, PKK'nın
desteklediği adaya oyunu verir mi?" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim Bulvarı'nda halka
seslendi. Vatandaşların doldurduğu miting alanının çevresine,
üzerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve annesinin fotoğrafının bulunduğu
dev afiş asıldı. Afişte, 'Kadın vardır yiğit doğurur, oymağı devlet
eder. Doğum günün kutlu olsun Reis 26.02.1954' yazısı dikkat çekti.
Üzerinde 'Memleket işi gönül işi', 'Dik dur eğilme bu millet
seninle' ve 'Büyük usta büyükşehir senin eserin' yazılı afişler de
asıldı. Havayoluyla geldiği Denizli'de Çardak Havalimanı'na inen
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra miting yapacağı 29
Ekim Bulvarı'na geçti. Mitingde ilk olarak Denizli'nin eski
Büyükşehir Belediye Başkanı da olan Ak Parti'nin İzmir Büyükşehir
Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, konuştu. Nihat Zeybekci,
Denizlilerden İzmir'deki tanıdıklarına ulaşmalarını ve kente
yaptıkları hizmetleri anlatmalarını isteyerek, "İzmir de çamurdan,
çukurdan, kanalizasyondan kurtulsun mu? Denizli'de yaptıklarımı
orada da yapacağız. Hizmet destanları orada da yazılacak" dedi.
'GÖNÜLLERİN MİMARI' SÖZLERİYLE ANONS EDİLDİ
Nihat Zeybekci'den sonra "Ezilenlerin gür sesidir o","Mazlumlara
sırdaş olan, gariplere yoldaş olan Recep Tayyip Erdoğan",
"Gönüllerin mimarı, Anadolu'nun yiğit evladı, birliğimizin,
beraberliğimizin teminatı", sözleriyle anons edilen Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan kürsüye çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da
konuşmasına, "Denizli'nin saygıdeğer güzel insanları. Vurduk sazın
tellerine, bir zeybek türküsü yaktım Denizli'nin güllerine. Denizli
bugün bir başka güzelsin Denizli" sözleriyle başladı. Denizli'nin
tüm ilçelerini de tek tek sayıp selamladığını söyleyen
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale'deki deprem felaketinde bölgede
yaşayan vatandaşlara 'geçmiş olsun' dileğinde bulundu. Alanı
dolduranlarını 'dik dur eğilme bu millet seninle" sloganları atması
üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz Allah'ın huzurunda sadece
rükuda eğiliriz" dedi.
'ÇÜNKÜ BENİM MİLLETİM, PKK'NIN DESTEKLEDİĞİ ADAYA OYUNU VERİR
Mİ?'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı'nın karşısındaki ittifakın
'zillet ittifakı' olduğunu söyleyerek, şöyle dedi:
"Cumhur İttifakı'nın karşısında kimler var? Zillet ittifakı
var, illet ittifakı var. Bunun içinde kimler var? CHP, PKK terör
örgütünün siyasi temsilcisi olan HDP bunun yanında söylemek istemem
ama adı İYİ Parti olan İP var. Bir de Saadet var. Dikkat ediyorum.
Ankara'da çok enteresan zillet ittifakı adaylarının resimleri var
ama resimlerin altında CHP'nin logosu yok, HDP'nin logosu da yok.
Aynı şeyi diğer illerde de yapıyorlar. Neden biliyor musun? Aday
bilinsin ama kimin adayı olduğu bilinmesin diye yapıyorlar. Çünkü
benim milletim, PKK'nın desteklediği adaya oyunu verir mi? İllet
ittifakı, zillet ittifakına inşallah 31 Mart'ta bir Osmanlı tokadı
yakışır değil mi? Cumhur İttifakı'nın zaferi bir tarihtir inşallah
31 Mart seçimlerinde Denizli kendisine yakışanı yapacaktır. Cumhur
İttifakı olarak Denizli'de bu sefer rekor kıracağız. Bunun için
öncelikle çok çalışmamız, dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor.
Maalesef hala istediğimiz konsolidasyonu sağlamış değiliz ben bunu
başaracağımıza inanıyorum. 31 Mart'ın sadece bir belediye değil
beka seçimi olduğunu kritik önemde olduğunu Denizli'deki her bir
vatandaşımıza izah etmeliyiz."
'EKONOMİYİ TESLİM ETTİĞİNİZ SOYADI DERVİŞ OLAN NEREDE ŞİMDİ?'
"Siyaset gönüllere kazanma, gönülleri feth etme sanatıdır" diyen
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli geliri 3 bin 500 dolardan, 11 bin
dolar seviyesine çıkardıklarını belirterek, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
"Bunun yolu da hizmetten geçer. Bir siyasetçi ülkeye
kazandırdıklarıyla anılır. 14 defa sizlerin huzuruna çıktı. 14 kez
sizlere icraatlarımızın, şehirlerimizi nereden nereye
taşıdığımızın, yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın hesabını
verdik. Milletimizin onayıyla hizmet yolculuğuna devam ettim. Milli
geliri 3 bin 500 dolardan, 11 bin dolar seviyesine birlikte
çıkardık. Türk siyaseti üzerinde vesayet gölgesini 2010 ve 2017
halk oylamasıyla beraber kaldırdık. Medya patronlarının başbakan,
bakan belirlediği o kötü günlere birlikte son verdik. Alan el
durumundan veren el durumuna birlikte getirdik. IMF kapılarında
sürünmüyorduk. Göreve geldiğim zaman Türkiye'nin borcu 123,5 milyar
dolardı. Merkez Bankamızın döviz rezervi 127,5 milyar dolardı.
Davos'ta IMF Başkanı'yla konuşuyoruz. 'Türkiye'nin başbakanı siz
değilsiniz' dedim. Türkiye'nin başbakanı benim. Sen verdiğin parayı
tahsille görevlisin. Gelip de Türkiye'yi irade etme, öyle bir
görevin yok. Paranı alıyor musun? Alıyorsun. Öyleyse sen karışma.
Türkiye'yi ben idare edeceğim, sen karışma. IMF'nin başından çekip
gitti, bu kardeşiniz önce başbakan sonra cumhurbaşkanı oldu. IMF'ye
borcu sıfırladık. Şimdi borcumuz yok. Bay Kemal 'IMF'nin kapısına
giderler' diyor. Bay Kemal o CHP'nin işi. Onların kapısına siz
gittiniz. Bizi, siz borçlu kıldınız, sizin borçlarınızı biz sildik.
Ekonomiyi teslim ettiğiniz soyadı Derviş olan nerede şimdi? Nerede
kayıp yok. Onu gönderenlerin yanında şimdi Amerika'da".
'EĞER KİM BUNA 'SERBEST PİYASA' DİYORSA ONU GELSİN KÜLAHIMA
ANLATSIN'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tanzim satış noktalarına değinerek,
"Kardeşlerim bu oyunları biz bozduk. Tezgahlar kuruyorlar. O
tezgahları da bozduk" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçende ne
yaptılar? Patlıcan, sivri biber sohbeti yaptılar. Patates sohbeti
yaptılar. Ne oldu? Tanzim satışları kurduk mu? Satışları başlattık
mı? Eğer bu iş 31 Mart'a kadar düzeldi düzeldi. Zaten yarı yarıya
düzeldi. TESKOOP gibi kuruluşlarla masaya oturacağız onlarla
beraber ülkemizin en ücra köşelerindeki marketlere varıncaya kadar
bu satışları yapacağız. Gerekirse ürün çeşitliliğini de
artıracağız. Biz sömürü düzenlerine aracı olamayız. Vatandaşın
sömürenlerle beraber olamayız. Eğer kim buna 'serbest piyasa'
diyorsa onu gelsin külahıma anlatsın. Benim alanım ekonomi özel
sektörden de gelmiş biriyim. Neyin ne olduğunu bilirim. Kimse
kusura bakmasın vatandaşın hakkını yedirmeyiz" dedi.
'MİLYONLAR MEYDANLARA DÖKÜLMÜŞ, 'BENİM DE HABERİM OLSAYDI GELİRDİM'
DİYOR'
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi gecesini
hatırlatarak, şöyle dedi:
"Gezi olaylarında sokakları karıştırmaya çalışanlara haddini
bildirdik mi? Çukur eylemlerine katılanları açtıkları çukurlara
yine sizin desteğinizde gömdük mü? 17 - 25 Aralık, 15 Temmuz kalleş
darbe girişimini de hep birlikte püskürttük mü? Sizden istediğim
vardı, hepimiz meydanlardaydık. Ancak bir kişi meydanda değildi.
Gece 21.15'te Bay Kemal, Atatürk Havalimanı'na gelmiş orada
FETÖ'cülerin tanklarının arasında Bakırköy Belediyesi'ne gitmiş.
Utanmadan ne diyor? 'Benim de haberim olsa gelirdim' diyor.
Milyonlar meydanlara dökülmüş, 'benim de haberim olsaydı gelirdim'
diyor. Bu böyle. Akşam yalan sabah iftira. Bay Kemal deyince tarifi
bu. Benim sevgili milletim, bu adama hala oy mu veriyorsunuz?
CHP'ye gönül veren arkadaşlarıma da sesleniyorum. Ne olur başınızı
iki elinizin arasına alın. Bu adam böyle bir adam. Buna artık
gereken dersi vermemiz lazım. Bu teröristlerle yan yana, onlarla
omuz omuza. Beraber yürüyorlar."
İZMİR'İ ANLATTI
Eleştirilerini İzmir üzerinden sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"İşte İzmir de onlarla beraber. İzmir'de biz bunların karşısına
Nihat kardeşimizi çıkardık. Tüm bu tahribatı kurtarmak için, körfez
pislikten geçilmiyor. Şimdi İzmir gibi bir şehrimize bu yakışır mı?
Susuzdu bir zamanlar, suyu da inanın ben getirdim. Neyle? DSİ ile
getirdim. Demir yolları çalışmıyordu, İZBAN. Ona da Ulaştırma
Bakanlığını soktum, orada da İZBAN'ı yaptım, gene biz yaptık ya.
CHP'li kardeşlerime sesleniyorum. Bak hakikat gerçek budur, size
şimdi bak aslan gibi Nihat Zeybekci'yi gönderiyoruz. Belediyecilik
bizim işimiz. Bunlar bu işten anlamaz" dedi.
'ŞİMDİKİ KUYRUK YOKLUK KUYRUĞU DEĞİL, BEREKET, VARLIK KUYRUĞU'
CHP'ye yönelik eleştirilerine devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,
şöyle dedi:
"Bunların işi üç Y, yolsuzluk, yasak, yokluk. Diyorlar ki 'Ak Parti
kuyruk getirdi'. Ha dur bakalım. İki kuyruk var. Birinci kuyruk
yokluklar kuyruğu. Bu CHP'nin dönemine denk gelir. Yağ kuyruklarını
bilirsiniz değil mi? Anneler bilirsiniz değil mi? Ekmek
kuyruklarını bilirler. İktidarda işte CHP var, SHP vardı. Şimdiki
kuyruk, yokluk kuyruğu değil, bereket, varlık kuyruğu. Nedir?
Fırsatçılara ders verme kuyruğudur. Benim vatandaşım oraya geliyor,
yüzde 50 ürünleri ucuza alıyor. Bugün Türk vatandaşları 70
ülkeye vizesiz gidiyorsa, bu dayanışmamızın gücüdür. Son 17 senede
aramıza fesatçıların, ayrımcıların girmesine asla izin vermedik.
Türkeye'ye tarihin en büyük başarılarını yaşattık. Allah'ın izniyle
birlik beraberliğimizi koruduğumuz sürece aşamayacağımız,
üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk yok. Meyve veren ağaç
taşlanır. Elbette bizim bu başarılarımız milletimizi mutlu
ediyorsa, başka kimi ülkeleri, içimizdeki kimi kişileri rahatsız
ediyor. Eski Türkiye sevdalıları, hazımsızlık duyuyor. Bu ülkeyi
kendi tapulu mülkü gibi görenler, para musluklarının kesilmesinden
rahatsız oluyor. Kendilerini milletini üzerinde görenler bizim dik
duruşumuzdan hazımsızlık duyuyorlar. Suriye'de Irak'la ilgili
attığımız adımlar, bu ülkeyle ilgili planları kirli hesapları
olanları ciddi rahatsız ediyor. Gezi olayları, 15 Temmuz
girişimleri, terör örgütlerinin aynı zamanda üzerimize saldırması
bu davranışın dışa vurumudur. Kardeşlerim Gabar'a girdik mi?
Tendürek'e girdik mi? İnlerine girdik mi? Sizlere o söz vermemiş
miydik? İnlerine girdik. Daha da yapacağız. Onlar kaçacak biz
kovalayacağız. Çünkü benim milletimin huzurunu kaçıranları biz
huzursuz edeceğiz. Anlarlar anlamazlar bilsinler ki biz
arkalarındayız. Kur operasyon da bu hazımsızlığın örneği. Dünyada
bir çok ülkeyi felç edecek girişimi aştık. Döviz kuru üzerinden
sindirmeye çalışanlar, hamd olsun amaçlarına ulaşamadı."
'BİZİM TERÖR ÖRGÜTLERİNİN DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ YOK' DEMİYOR,
DİYEMİYOR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'de tuzun koktuğunu
söyleyerek, şöyle dedi:
"31 Mart seçimleri bu kesimlerin bitlerini kanlandırmışa benziyor.
Sizlere ders vermek için, 17 yılın hesabını milletten sormak için
siyaset mühendislerine başvuruyorlar. Cumhur İttifakı'nın karşısına
içinde terör örgütünün siyasi uzantılarının olduğu 4'lü bir çete
çıkardılar. Bu dörtlü çetenin kumandasını da Kandil ve
Pensilvanya'ya verdiler. Aday listelerinden, seçim stratejilerine
kadar Persilvanya'daki şarlatan, Kandil'deki terör yuvaları
yönetiyor. Gittiğiniz her yere bunu anlatın CHP neden HDP ile iş
birliği yapıyor? HDP'nin arkasında kimler var? Denizlili
kardeşlerim buna prim verir mi? Onun için bunları sandıklara
gömelim. O zaman gelip kendileri seçime girselerdi. Geçen hafta
biri çıkmış. 'Ak Parti'nin karşısında kim varsa onunla birlikte
oluruz' diyor. Örgütün meclisteki temsilcileri ise 'şuralarda
kazanacağız. Şuralarda da Ak Parti'ye kaybettireceğiz' diyor.
Bundan CHP'nin hiçbir yöneticisi rahatsız olmuyor. Bu utanç
karşısında CHP'nin başındaki zat bir laf etmiyor. 'Ne münasebet
bizim terör örgütlerinin desteğine ihtiyacımız yok' demiyor,
diyemiyor. FETÖ soruşturmalarında gözaltına alınan şaibeli ismi,
Ankara'da bir ilçemize belediye başkan adayı yapıyorlar.
Ecdadımız 'et kokarsa tuz basılır, tuz kokarsa ne çare' diyor
maalesef CHP'de tuz çoktan kokmuştur. CHP mevcut yönetim elinde,
içine düştüğü ihanet çukurunda günden güne daha fazla
boğulmaktadır. Ana muhalefet partisinin böyle bir duruma
düşürülmesi gerçekten üzüntü vericidir."
DENİZLİ YATIRIMLARI
Denizli'ye yaptıkları yatırımları anlatan Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan, "İki ay önce 275 kalem eseri sizlerin hizmetine
sunduk. Son 17 yılda Denizli'ye 23 katrilyon yatırım yaptık.
Eğitimde 3 bin 897 derslik, yüksek öğrenim görenlere 4 bin 797
kapasiteli yurt binaları açtık. 2 bin 300 kapasiteli yurt binaları
açacağız. Bir müjde vereyim. Yıl sonuna kadara Çivril'i doğal gazla
buluşturuyoruz. Onun için çok çalışacaksınız. Denizlili gençlerin
geleceği için spor salonları inşa ettik. Millet Bahçesi yapılacak
onun için Osman Bey (Zolan) hazırlıklarını yap. Millet
Bahçeleri bizim için çok önemli. Şöyle bir köşesinde de millet
kıraathanesi. İmar barışından şehirdeki 115 bin vatandaşımız
yararlandı. Geldik 79 senede 65 kilometre bölünmüş yol vardı, biz
bunu 16 senede 423 kilometreye çıkardık farkımız bu. 11 adet yol
projemizin yapımı da sürüyor. Bay Kemal biz çiftçimizi 1,9
katrilyon destek verdik. Bay Kemal'in bundan haberi yok, bilmez
bunu Bay Kemal" dedi.