Abdurrahman Dilipak: Pazardan bir koç alıp kestiğiniz için arınacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz!

Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, Kurban Bayramı'nın müslümanlar için tevbe, pişmanlık ve arınma vesilesi olmadıysa boşa geçmiş olacağını söyledi. Dilipak, "Tek başına, pazardan bir koç alıp, Kurban Bayramında kestiğiniz için arınacağınızı sanıyorsanız, yanılırsınız" dedi.

Dilipak, "4 kurban" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle: 

Bugün bayramın 3. günü. Umarım bugünler bizi Allah’a yaklaştırmıştır ve bayram günleri bizi söz ve eylemimizle mübarek kılmıştır. Eğer bugünler bizim için tevbe, pişmanlık ve arınma vesilesi olmamışsa, boşa geçmiştir. Tek başına, pazardan bir koç alıp, Kurban Bayramında kestiğiniz için arınacağınızı sanıyorsanız, yanılırsınız.

Bugün size “4 kurban”dan söz edeceğim. Hz. Adem’in çocuklarının kurbanı, Hz. İbrahim SAV’in kurbanı, Hz. Musa’nın kavminin kurbanı ve Hz. MuhammedSAV’in kurbanı.

Son’dan başlayacak olursak, kurbanla ilgili ayetler şunlar:

- Biz, (İbrahim’e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail’i) kurtardık. (Saffat 107)

- Haccı da, Umreyi de Allah için tamamlayın. Eğer (düşman, hastalık ve benzer sebeplerle) engellenmiş olursanız artık size kolay gelen kurbanı gönderin. Bu kurban, yerine varıncaya kadar başlarınızı tıraş etmeyin. İçinizden her kim hastalanır veya başından rahatsız olur (da tıraş olmak zorunda kalır)sa fidye olarak ya oruç tutması, ya sadaka vermesi, ya da kurban kesmesi gerekir. Güvende olduğunuz zaman Hacca kadar Umreyle faydalanmak isteyen kimse, kolayına gelen kurbanı keser. Kurban bulamayan kimse üçü Hacda, yedisi de döndüğünüz zaman (olmak üzere) tam on gün oruç tutar. Bu (durum), ailesi Mescid-i Haram civarında olmayanlar içindir. Allah’a karşı gelmekten sakının ve Allah’ın cezasının çetin olduğunu bilin. (Bakara  196)


- (Ey Muhammed!) Onlara, Âdem’in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku. Hani ikisi de birer kurban sunmuşlardı da, birinden kabul edilmiş, ötekinden kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, “And olsun seni mutlaka öldüreceğim”demişti. Öteki, “Allah, ancak kendisine karşı gelmekten sakınanlardan kabul eder” demişti. (Maide 27)– Ey iman edenler! İhramlı iken (karada) av hayvanı öldürmeyin. Kim (ihramlı iken) onu kasten öldürürse (kendisine) bir ceza vardır. (Bu ceza), Kâbe’ye ulaştırılmak üzere, öldürdüğünün dengi olup, içinizden iki adil kimsenin takdir edeceği bir kurbanlık hayvan; veya yoksulları yedirmek suretiyle keffaret; yahut onun dengi oruç tutmaktır. (Bu) yaptığı işin kötü sonucunu tatması içindir. Allah, geçmiştekileri affetmiştir. Fakat kim bir daha böyle yaparsa, Allah ondan intikam alır. Allah, mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir. (Maide 95)– Allah; Kâ’be’yi, o saygıdeğer evi, haram ayı, hac kurbanını ve (bu kurbanlara takılı) gerdanlıkları insanlar(ın din ve dünyaları) için ayakta kalma (ve canlanma) sebebi kıldı. Bunlar, göklerde ve yerde ne varsa hepsini Allah’ın bildiğini ve Allah’ın (zaten) her şeyi hakkıyla bilmekte olduğunu bilmeniz içindir. (Maide 97)

Abdurrahman Dilipak'ın yazısının tamamı