Diyetisyenden ailelere çocuklar için "Ağaç yaşken eğilir" çağrısı

Halk arasında şişmanlık olarak bilinen obezitenin, dünyada en yaygın sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten Diyetisyen Mine Özkazanç Akren okul çağında obez olan çocukların yetişkinlikte de obez olma olasılığının yüzde 50 olduğunu, obez ergenlerin de obez yetişkin olma olasılığı yüzde 70 olduğuna dikkat çekti.

Diyetisyen Mine Özkazanç Akren, çocukluk çağında kazanılan alışkanlıkların kalıcı olduğuna dikkat çekerek, doğru yeme alışkanlığı kazanan çocukların, sağlıklı yetişkinlik için en önemli adımı atmış olacağını söyledi.
Halk arasında şişmanlık olarak bilinen obezitenin, dünyada en yaygın sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten VM Medical Park Samsun Hastanesi Beslenme ve Diyet Kliniğinden Diyetisyen Mine Özkazanç Akren, çocukluk çağı obezitesi hakkında önemli bilgiler paylaştı. Akren, “Çocukluk çağı obezitesi, en yaygın olan pediatrik beslenme problemidir. Hayatın erken dönemlerinde başlayan ve yetişkinliğe doğru giden obezitenin düzeltilmesi daha zordur. Okul çağında obez olan çocukların yetişkinlikte de obez olma olasılıkları yüzde 50 olup, benzer şekilde obez ergenlerin de obez yetişkin olma olasılığı yüzde 70’tir. Peki, okul çağı çocuklarımızda biz ebeveynlere obezite ile mücadelede düşen görevler nelerdir? Bütün çocuklar sağlıklı yaşam için yeme ve fiziksel aktivite alışkanlıkları konusunda koruyucu danışmalık almalıdır yani bu konularda bilgilendirilmelidirler. Okullarda sağlıklı beslenme eğitimi verilip verilmediğini mutlaka sorgulayın. Eğer gittiği okulda bu tarzda bir ders konusu yok ise talebinizi iletiniz. Kilo kontrolü sağlamaya yönelik anahtar öğünlerden bir tanesi kahvaltıdır. Obez çocuklar genellikle öğün atlama eğilimde olur. Öğün atlayan çocuklar, günün sonunda daha fazla yiyecek tüketir. Ders aralarında sağlıksız atıştırmalık tüketme sıklıkları artar. Tüm çocuklar yüksek posalı yiyecekler tüketmeleri konusunda desteklenmelidir. Posa içeriği yüksek olan sebze, meyve, tam tahıllar, kuru baklagiller v.b. içeren bir beslenme çocukların obezite ile mücadelesinde etkin olabilir. Atıştırma sıklığı veya türü, çocuklarda obezitenin ana risk faktörü olarak görülmektedir. Gelişme çağındaki çocuklarda atıştırmalıklara yani ara öğünlere ihtiyaç vardır. Çocukların atıştırmalık yiyeceklerini tüketmesini engellemek yerine, onların meyve, ayran, kabuklu yemiş gibi sağlıklı seçimler yapması sağlanmalıdır. Porsiyon ölçüsüne dikkat edilmelidir. Porsiyonu fazla olması fazla enerji alımı demektir. Fazla alınan enerji vücutta yağ olarak depolanır. Sağlıklı olarak nitelendirdiğimiz meyve veya kabuklu yemişin sınırsız tüketimi, fazla enerji alımı ile sonuçlanır. Ergenlerde, ev dışında yemek obezite ile ilişkilendirilebilir. Ev dışında ne kadar yemek yenilirse, şeker ile tatlandırılmış içecekler, trans yağlar ve toplam enerji alımı o kadar fazla olacaktır. Daha sık dışarıda yemek tüketen çocukların diyet kaliteleri düşüktür. Evde yemek tüketimini artırarak, sebze tüketimini desteklemek doğru bir adım olacaktır. Unutmayın çocukluk çağında kazanılan alışkanlıklar kalıcı olur. Doğru yeme alışkanlığı kazanan çocuklar, sağlıklı yetişkinlik için en önemli adımı atmış demektir. Çocuğumuza doğru yeme alışkanlığı kazandırmak için, anne ve baba olarak örnek olmamız gerektiğini unutmamalıyız” diye konuştu.