Aklın sembolü ordu ve Atatürk'ü bir tanısanız

ÖNCE elektronik posta kampanyalarıyla ordu mensupları ve ailelerinin asabını boz, huzurlarını kaçır, sonra iftira kampanyalarıyla ordunun en kıymetli mensuplarını içeri attır, itibarlarını...

ÖNCE elektronik posta kampanyalarıyla ordu mensupları ve ailelerinin asabını boz, huzurlarını kaçır, sonra iftira kampanyalarıyla ordunun en kıymetli mensuplarını içeri attır, itibarlarını sıfırlamaya çalış, uydurma mahkemelerde, uydurma suçlar nedeniyle onlara en ağır hapis cezalarını verdir, sonra devleti bir gerilla harbine icbar et. Bu arada devlete saldıranlara dışarıdan koruyucu temin et. Bu size şeytanca planlanmış bir savaş stratejisi gibi gelmiyor mu? Ordusu güçlü bir millete diz çöktürme stratejisi.
Türkiye'yi yönetenler artık uyanmalı, ortaçağ masallarından, Einstein öncesi fiziğe dayanan 19'uncu yüzyıl fizik özentisi toplumsal kuramlarından kafalarını kaldırıp gerçeğe bakmayı, her gerçek soruna sorunun gerektirdiği çözümleri bulmayı öğrenmelidirler. Bugün dahi AKP'yi kollar görünürken Atatürk'e saldıran elektronik postalar internette cirit atmaktadır. Biliniz ki bunlar da ordumuza karşı düzenlenen iftira kampanyaları gibi, Türkiye'nin içine itilmeye çalışıldığı savaşın silahlarıdır. Bunlara karşı bilhassa AKP'nin tedbir alması şarttır. İçinde bulunduğumuz acil durumda Türkiye'yi yönetenler akıllarını başlarına devşirip Cumhuriyet tarihini artık doğru değerlendirmeye başlamalıdırlar. Türkiye Cumhuriyeti 20'nci yüzyılda, politika alanında atılmış en akılcı ve tarihin de gösterdiği gibi en kalıcı adımdır. Ona sahip çıkalım. En önemlisi, onu yaratmış olan aziz ordumuza ve onun büyük komutanı, tüm dünyanın aklın sembolü olarak selamladığı Atatürk'e sahip çıkalım. Yapmazsak, lime lime olmuş bir vatanda Kurtuluş Savaşı'ndan düne kadar verdiğimiz şehitlerimizin asil kanları bizi milletçe mahşere kadar rahat bırakmaz.
Türkiye'nin bu karışık günlerinde o kadar akla ihtiyaç duyuyoruz ki...
A. M. Celal ŞENGÖR

AKP'nin iğdiş keyfi!

TBMM Başkanlık Divanı üyeleri, Baştepe'deki yerleşkesinde, yürütmenin başı olarak zat-ı devletlerine ihtiramlarını sunmuşlar...
Ziyaretin kayda değer tarafı, CHP ve HDP'nin, seçim öncesi tutumlarının sonucu, külliyeye olan itirazlarını sürdürerek yerleşkede fiziki varlık göstermemeleri ve ziyarete katılmamaları... MHP ise 'Çankaya fanusu'na alma iddiasında bulunduğu Cumhurbaşkanı'nı külliyede ziyaret etmekle, eski itirazlarından feragat ederek, bir nevi gecikmiş meşruiyet izafe etmiş görünüyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sorunları ortak kutlamaları ayrı 25 Nisan 2024 | 0 Okunma Bir yolculuğun başlangıcı... Özgün mirası korumak 24 Nisan 2024 | 50 Okunma İstanbul ve Ankara’da su fiyatları indirilmeli 23 Nisan 2024 | 47 Okunma Emekli-emekçiye soğuk duş 19 Nisan 2024 | 511 Okunma CHP grubu savaşa hazır… Başkan yardımcılıklarına ‘temiz siyasetçi’ aranıyor 18 Nisan 2024 | 302 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar