İslâmî devlet

Laik-seküler demokrasi yerine İslâmî demokrasiyi savunduğum yazılarım vardır. Bu yazılara katılan ve katılmayanların görüş beyan etmeleri, tartışma açmaları da tabii haklarıdır. Bu kabilden...

Laik-seküler demokrasi yerine İslâmî demokrasiyi savunduğum yazılarım vardır. Bu yazılara katılan ve katılmayanların görüş beyan etmeleri, tartışma açmaları da tabii haklarıdır. Bu kabilden bir yazı (Taha Akyol, Hangi Rejim, 19-6-15) üzerine bazı şeyler yazmam gerekiyordu, araya bir seyahat girdi, gecikmeli de olsa bu niyetimi gerçekleştiriyorum.

Bir Müslümanın bütün hayatında dinin izin ve yasakları hakim olmak durumundadır. Ben bir Müslüman olarak inancımın gereğini yazıyor ve savunuyorum. Benim inancıma uygun olan rejimin geçmişte eksik ve amacına ters uygulanması ve günümüzde bizim ülkemizde halen uygulanmasının mümkün görülmemesi ayrı bir konudur, inancın değişmesi ayrı bir konudur; inancımız değişmez, onu daima hatırlatır ve savunuruz.

Laik-seküler demokrasiyi savunan Müslümanlar ya itikadlarını değiştirmişlerdir veya bu rejimin İslam'a uygun olduğuna dair bir yoruma sahiptirler; ikincisi varid olduğunda yine laik demokrasiden ayrılmış, “dinin izin verdiği, dine uygun bir rejimi” benimsemiş olurlar

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tebliğ mi temsil mi? 21 Nisan 2024 | 293 Okunma Birkaç soru ve cevap 14 Nisan 2024 | 545 Okunma Gösteriş ve istismar 07 Nisan 2024 | 364 Okunma Ağır ve yüz kızartıcı suçlara bile verilen ceza böyle oldukça 31 Mart 2024 | 607 Okunma Din, kültür, medeniyet sapkınları boş durmazlar 24 Mart 2024 | 340 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar