15 Temmuz'un en büyük sırrı!

Gündem elbette referandum, terör ve ekonomi ama bu üç sorunun da çözülebilmesi için gerçeklerin ortaya çıkarılması gerekir. Bunu kim yapabilir? Gazetecilerin işi gerçekleri tespit ederek halka duyurmaktır....

Gündem elbette referandum, terör ve ekonomi ama bu üç sorunun da çözülebilmesi için gerçeklerin ortaya çıkarılması gerekir.

Bunu kim yapabilir?

Gazetecilerin işi gerçekleri tespit ederek halka duyurmaktır. Yine görev alanına giren konularda polisin görevi, olayları aydınlatmaktır. Yargının işi de budur! Gerçek ortaya çıktığı zaman kim suç işlemiş, kim masum, anlaşılır.

***

Peki 15 Temmuz'un karanlık kalmış yönleri ortaya çıkarıldı mı? Meclis'te kurulan komisyon, Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı'nı dinlemediği gibi darbeye karışan ve tutuklu bulunan sanıkların ifadelerini bile incelemedi. Sonuçta bir "örtbas raporu" yazıldı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 47 kişinin yargılanması sırasında, iddianamede olayın plânlayıcısı olarak suçlanan Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'in ifadesi, bir sır perdesini aralamış oldu! Sönmezateş, ifadesinde şöyle dedi:

"İstanbul'da Semih Terzi ile görüşmemizin sebebi 2 gündür Cumhurbaşkanı'na ulaşılamaması ve yerinin bilinmemesiydi. Görevin iptali hep gündemdeydi. Ankara, Cumhurbaşkanı'nın yerini bilmiyordu, bize de söyleyemiyordu.

Esas benim aradığım soru; 4 saat boyunca neden, kim tarafından bekletildik? Cumhurbaşkanı Marmaris'ten ayrıldıktan ve Semih Terzi öldürüldükten sonra saat 02.20'de biz yola çıkarıldık. Tuzağa düşürüldük. Bilsem o insanları oraya götürmezdim."

FETÖ'cü olmadığını belirten Sönmezateş, "Evet ben bu görevi kabul ettim ve şu anda bunun bedelini ödüyorum. Bizi kim yanılttı, kim harcadı? 4 saat bizi kim bekletti? Onun cevabını arıyorum." dedi.

Zaten bu sır aydınlanırsa, Türkiye'nin referanduma gitmesine bile gerek kalmaz, gereği yapılır!

---

2013 yılından bir hatırlatma...

---

Prof. Dr. Yümni Sezen, 21 Mart 2013 tarihinde Yeniçağ'da yayınlanmış "Erdoğan ve Bahçeli gizli görüşme mi yaptı?" başlıklı yazımı hatırlattı.

O sırada, Oslo ve İmralı'da PKK ile yapılan görüşmeler konusunda, siyasiler arasında Tayyip Erdoğan'a en sert eleştirileri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yöneltiyor; nedense Tayyip Erdoğan, aynı sertlikte cevap vermiyordu. Erdoğan, 19 Mart 2013 günü, AKP grubunda yaptığı konuşmada Bahçeli'ye cevap verirken şöyle demişti:

"Sayın Bahçeli, kalkıp da burada ikili görüşmelerde, 'şu yaptığınızı takdir ediyoruz' derken, kapalı kapılar ardında farklı konuşmak da size bir şey kazandırmaz."

Biz de sormuştuk:

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
"Darbeyi sadece FETÖ mü yaptı?" 04 Şubat 2021 | 3.092 Okunma Demir alma günü gelmişse iktidardan! 03 Şubat 2021 | 1.555 Okunma Yangın topu ve antikor bombası! 02 Şubat 2021 | 3.088 Okunma Bu bir Kenan Evren modelidir! 01 Şubat 2021 | 878 Okunma Sadece Türk-İslâm Dünyası mı aşılanıyor? 30 Ocak 2021 | 880 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar